10 günlük temyiz süresinin son gününün resmi tatile rastlaması halinde temyiz süresinin tatili izleyen günün mesai saatinde sona ereceği–
Harca tabi olan temyiz dilekçelerinden alınacak harcın mahkeme kalemince hesaplanıp ilgilisinden istenmeden ve dolayısıyla harç alınmadan temyiz defterine kaydedilmiş olmaları halinde HUMK’un 434/III maddesi hükmünün benzetme yoluyla uygulanması gerekeceği– 25.1.1985 tarihli İçt. Bir. K. uyarınca temyiz eden vekiline ‘temyiz harcını yatırması yönünde’ bir muhtıra gönderilmemiş olması halinde, bu kişinin temyiz isteminin süresinde yapılmış sayılması gerekeceği–
Duruşma tefhim edilen icra mahkemesinin, tefhim tarihinden itibaren işlemeye başlayacağı–
İİK.nun 88/III maddesine dayalı olarak yapılan muhafaza işleminin kaldırılması konusunda icra mahkemesince verilen kararın kesin olup temyiz edilemeyeceği-
“İhalenin feshine” ilişkin icra mahkemesi kararlarına karşı “yargılamanın yenilenmesi” yoluna başvurulamayacağı–
Duruşma tefhim edilen «kısa karar» ile daha sonra tebliğ edilen «gerekçeli karar» arasında çelişki bulunması halinde, temyiz süresinin gerekçeli kararın tebliği ile başlayacağı–
İcra mahkemesi kararının, “gerekçeli temyiz dilekçesi” (layihası) verilmeden “süre tutum (müddeti muhafaza) dilekçesi” verilerek –ve gerekli temyiz harcı ve giderleri ödenip, temyiz defterine kaydettirilerek- de temyiz edilebileceği–
'K. takdirinin tebliği işleminin usulsüzlüğü'ne ilişkin şikayeti hakkında verilen kararların kesin olup temyiz edilemeyeceği–
‘Davadan feragat’ın geniş kapsamlı bir beyanı olup HUMK’un 95/I. (şimdi; HMK.'nun 311.) maddesi gereğince kesin bir hükmün hukuki neticelerini doğuracağı ve feragatın geçerliliğinin karşı tarafın muvafakatına bağlı olmayacağı–