Velayet düzenlemesi kamu düzenine ilişkin olup, re'sen araştırma ilkesinin geçerli olduğu ve yargılama sırasında meydana gelen gelişmelerin bile göz önünde tutulması gerektiği, tarafların davayı kabulünün de tek başına hukuki sonuç doğurmayacağı-İnceleme tarihi itibariyle idrak çağında bulunan çocuğun velayet konusundaki görüşü alınarak, psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan uzmanlardan babanın yaşadığı yerde de inceleme ve rapor istenilip; ve gerekirse annenin yaşadığı yerde de yeniden uzman raporu alınarak, tüm deliller hep birlikle değerlendirilip, velayet konusunda bir karar verilmesi gerektiği-
Erkeğe kusur olarak yüklenen 'eşyaları kırma' vakıasına davalı-davacı kadın tarafından dilekçelerin karşılıklı olarak verilmesi aşamasında dayanılmadığı gibi bu eylemden sonra birliğin devam ettiği, bu sebeple kusur belirlemesine esas alınamayacağı- Kadının boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğe nazaran daha fazla kusurlu olduğu, sosyal inceleme raporuna göre ortak çocuğun uzman tarafından alınan beyanında 'velayetinin annesine verilmesini istediği', kadının erkeğin cimri oluşu sebebiyle münferit olarak hırsızlık eylemini gerçekleştirdiği, kadının çocuğa yönelik velayeti üstlenmesine engel bir davranışının bulunmadığı-
Korunmaya muhtaç çocuklar hakkında korunma kararı alma ve koşullarının varlığı halinde bu kararı kaldırma görevi aile mahkemelerinin görevinde olduğu-
Velayet düzenlemesi mahkemece veya istinabe suretiyle eğitim, kültür, yaşam olanakları bakımından nerede yaşamak istediği konusunda bilgilendirilerek, velayet hakkındaki tercihlerinin kendilerinden sorulması, çocukların hale nerede ve kiminle yaşadıkları tespit edilerek, psikolog ve sosyal çalışmacı niteliğindeki uzman veya uzmanlardan sosyal inceleme raporu istenerek karar verilmesi gerektiği- Davacı kadının boşanma davası kabul edildiği halde, davalı yararına boşanma davası yönünden maktu vekalet ücreti takdir edilmiş olmasının hatalı olduğu-
Velayet düzenlemesi yapılırken idrak çağında bulunan çocuğun velayet konusunda görüşü bizzat alınıp düzenleme yapılması gerektiği-
Ortak çocukların velayeti konusunda bizzat mahkemece görüşlerinin alınması, bu görüşlerin değerlendirilmesi ve gerekirse uzman raporu da alınarak gerçekleşecek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Çalıştığı, sürekli ve düzenli gelirinin bulunduğu anlaşılan davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi gerektiği- İdrak çağındaki küçüklerin ebeveynlerinden hangisinin yanında kalmak istediği konusunda mahkemece bizzat dinlenerek görüşünün alınması gerektiği- Velayet düzenlenirken kardeşlerin ayrılmaması hususunun da gözönüne alınması gerektiği-