Borcun yalnız bir kısmına itirazda bulunulmuş olması halinde, takibe kabul edilen miktar için devam olunacağı–
Borçlunun süresi içinde icra dairesine başvurarak itirazda bulunup takibi durdurmasından sonra alacaklının takibin devamını ancak alacaklının genel mahkemeden veya icra mahkemesinden alacağı -«itirazın iptali» veya «itirazın kaldırılması» konusunda- olumlu kararla mümkün olacağı–
Borcun tamamına yönelik itirazın, borcun eklentilerini de kapsayacağı (bu durumda, borcun eklentilerine -örneğin; faizine- de itiraz edilmiş sayılacağı–
Ödeme emrinin tebliğini takiben 7 gün içinde icra dairesine itiraz edilmediği için takibin kesinleştiği, kesinleşen bir takip aleyhine ödeme emri ve takibin iptaline ilişkin olarak yapılan itirazın geçersiz olacağı-
İcra dairesine süresinde yapılan itiraz icra takibini durdurduğundan, itirazdan sonra hiç bir icra işlemi yapılamayacağından, daha önce yapılmış olan hacizlerin de hükümsüz hale geleceği–
İcra takibine itiraz dilekçesinin aracı bir icra müdürlüğüne verildiği tarihte geçerli hukuki sonuç doğuracağı ve itirazın bu tarihte yapılmış sayılacağı–
Ödeme emrinin tebliğ edildiği gün borcu kabul etmiş olan borçluya yeniden, alacaklının istemi üzerine ödeme emri gönderilirse, borçlunun bu ödeme emrine yapacağı itiraz ile takibin duracağı–
Usulsüz tebligat halinde icra mahkemesine başvurarak tebliğ tarihinin düzeltilmesi konusunda karar alan borçlunun, hakkındaki takibi durdurabilmesi için, bu tarihe göre takibe ilişkin itirazlarını da -takip şekline göre- icra dairesine veya icra mahkemesine bildirmesi gerekeceği -
İtiraz ile takibi durdurmuş olan borçluya muhtıra (bildiri) gönderilemeyeceği–