Muvazaalı sözleşmelerin hüküm ve sonuçları hakkında bir açıklık bulunmamakta ise de; taraflar arasında alacak ve borç ilişkisi doğurmayacağı, muvazaanın varlığının hiçbir süreye bağlı olmaksızın her zaman ileri sürülebileceği, mahkemece kendiliğinden (resen) göz önünde bulundurulması gerektiği, belirli bir sürenin geçmesi, sebebin ortadan kalkması veya ilgililerin olur (icazet) vermesi ile geçerli hale gelmeyeceği- Muvazaanın varlığını iddia eden tarafın bu iddiasını isbat etmek zorunda olduğu- TBK.m.19 dayalı davalarda işlemin iptali için sadece üçüncü kişinin değil aynı zamanda dördüncü kişi var ise ona yapılan işleminde mavazaalı olduğunun ispatlanması gerektiği-
Dosya içeriğine göre temyize konu edilen miktar 375,48 TL. olup, karar tarihi itibariyle 2.590,00 TL kesinlik sınırı kapsamında kaldığından davalının temyiz isteminin HUMK'un 427/2, 432/4 maddeleri, uyarınca reddine karar verilmesi gerekeceği-
Hükmün tavzih edilmesinin istenilmiş olmasının, temyiz süresinin kesilmesini veya durmasını gerektirmeyeceği-
Bölge adliye mahkemelerinin açıldığı 20.07.2016 tarihinden sonra verilen hakem heyeti ya da itiraz hakem heyeti kararları istinaf kanun yoluna tabi olduğu-
Hakem kararının iptâli davalarında görevli mahkeme ilk derece mahkemesi olup, ilk derece mahkemelerinden verilen bu kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurulmasının mümkün olduğu-
HMK. mad. 361/1 uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde temyiz yoluna başvurulabileceği-
Bölge adliye mahkemelerinin açıldığı 20.07.2016 tarihinden sonra verilen hakem heyeti ya da itiraz hakem heyeti kararlarının istinaf kanun yoluna tabi olduğu-
3. HD. 18.04.2017 T. E: 2016/4420, K: 5425-
İş kazasından kaynaklanan tazminat davasında davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı, buradaki dava arkadaşlığı ihtiyari dava arkadaşlığı olup davacı yanın isterse sorumluların tamamı yerine bir kısmına davasını yöneltebileceği- 1086 sayılı HUMK'da ve 6100 sayılı HMK'da dahili dava diye adlandırılan bir müessesenin bulunmadığı- Aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunan davalılar aleyhine olarak açılmış derdest bir davada yargılama konusu olayla ilgisi bulunan diğer sorumlular da davaya dahil edilmek istenirse, öncelikli davaya dahil edilmek istenen bu sorumlulara husumetin usulünce yöneltilmesi, yani, bu kişiler hakkında usulünce bir dava açılmasının beklenmesi ve her iki davanın birleştirerek bir arada karar verilmesi gerektiği, dahili dava dilekçesinin birleştirme istemini de içeren yeni bir dava niteliğinde olduğunun da düşünülebileceği, ancak bu durumda dava açılırken ödenmesi gereken başvurma ve peşin harcının yatırılması gerektiği-
Davacılar lehine hükmedilen maddi tazminata ilişkin temyize konu kararın kesin nitelikte olduğu-