Davalı babanın emekli olduğu, aylık 1.100,00 TL emekli maaşı aldığı, yeniden evlendiği, ikinci eşinden bir çocuğunun daha olduğu göz önüne alındığında, takdir olunan aylık 900,00 TL nafakanın davalı babanın ekonomik durumuyla uyumlu olmadığı-
Yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemi-
Artırılması istenilen nafakanın mahkeme ilamı ile kararlaştırıldığı ve bu davanın açıldığı tarihte ise küçüğün iikokul 5. sınıf öğrencisi olduğu ve aradan geçen sürede çocuğun ihtiyaçlarının arttığı ve iştirak nafakasının yetersiz kaldığı- Davalının sosyal ve ekonomik durumunun araştırılmasından; hisseli üç arsasının olduğu ve tapu kayıtlarından da ölen babasından kalma hisseli birçok taşınmazının bulunduğu ayrıca bunların zeytinlik, meyve bahçesi gibi gelir elde edilebilecek taşınmazlar olduğu anlaşıldığından, mahkemece; bu taşınmazların ekonomik değerinin, ayrıca bunlardan elde edilen/edilebilecek gelirin tespit edilip nafakanın bundan sonra takdiri gerektiği- Mahkemece; velayeti anneye bırakılmış olan çocuğun ihtiyaçlarını azami ölçüde karşılayacak, hayat standartlarını koruyacak şekilde ve davalının elde ettiği tüm gelir miktarı ayrıntılı olarak araştırılarak tespit edilen sosyal ekonomik durumuna göre, TMK'nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesi de gözetilerek; uygun bir miktarda nafakaya karar verilmesi ve bu suretle dengenin yeniden sağlanması gerektiği-
Kötü niyetli olmasa da alacaklı tarafından yasadaki boşluktan yararlanılarak bir ilamdaki haklar için ayrı ayrı takip başlatılarak sebepsiz zenginleşmeye neden olacak şekilde borçlu tarafa fazladan masraf yükletilmesine neden olunması hakkın kötüye kullanılmasıdır ve hukuk düzeni tarafından korunamayacağı-
Trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle manevi tazminat istemi-
Tarafların baba kız oldukları; davacının Üniversite 1.sınıf öğrencisi olduğu, davalı babanın emekli olup aylık 2.000,00 TL emekli maaşı olduğu, davalının bakmakla yükümlü olduğu eşi ve iki çocuğu daha bulunduğu, davacının annesinin ise ekonomik ve sosyal durumunun tespit edilmediği anlaşıldığından, mahkemece; tarafların ekonomik ve sosyal durumları değerlendirilerek davacının giderleri ile nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı şekilde, dava dışı annenin de ekonomik ve sosyal durumu da araştırılarak davacının masraflarına katlanma yükümlülüğü dikkate alınarak hakkaniyet ilkesi de gözetilerek uygun bir nafakaya hükmetmedeilmesi gerektiği-
Trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davada, mahkemece birleşen dava yönünden tefrik kararı verilmiş ise de birleşen davanın konusu asıl davanın konusu ile aynı olup aynı kaza nedeni ile açıldığı; birleşen dava yönünden de mahkeme davaya bakmaya görevli olup bu açıdan da tefriğin usul ekonomisine aykırı olduğu-
Trafik kazası 2004 'de meydana gelmiş olup, ıslâh dilekçesi ise 2013 tarihinde verildiğinden kazanın meydana geldiği tarihten itibaren ıslâh tarihine kadar 5 yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olup, ıslâh ile artırılan talebin zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiği- Kaza tarihi 2004 yılı olduğundan emsal ücret araştırmasında belirtildiği üzere araştırmanın yapıldığı 2006 yılı itibari ile değil, kaza tarihi olan 2004 yılı itibari ile gerçek gelirinin araştırılarak davacının alması gereken ücret belirlenip bu miktar üzerinden iş göremezlik zararının hesaplanması gerektiği- Manevi tazminat, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşıdığından tazminatın sınırının onun amacına göre belirlenmesi gerektiği ve fazla olduğu-
Boşanmada manevi tazminata hükmedilirken kişilik haklarını ihlal eden fiille, tazminat miktarı arasında makul bir oranın bulunması gerektiği-
Tarafların iradelerini etkileyip sözleşmeyi (boşanma protokolünü) yapmalarına neden olan şartlar daha sonra önemli surette, çarpıcı, adaletsizliğe yol açan olayların gerçekleşmesi ile değişmişse, tarafların artık o akitle (boşanma protokolüyle) bağlı tutulmayacağı ve değişen bu koşullar karşısında TMK.'nun 2. maddesinden yararlanılarak sözleşmenin (boşanma protokolünün) yeniden düzenlenebileceği- Mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilip, delilleri toplanıp, iddia ve savunmaları değerlendirilip, nafaka takdir edilirken taraflar arasında mevcut olan denge durumu da dikkate alınarak, hakkaniyet ilkesi (TMK. mad. 4) gereğince nafakanın artırılıp artırılmayacağının değerlendirilmesi gerektiği-