Adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığı gibi, dava ve taraf ehliyetinin de bulunmadığı, adi ortaklık, iştirak kurallarına tabi olduğu için, davaların, TMK. mad. 702. ve 818 s. BK. mad. 534 gereğince bütün ortaklar tarafından birlikte açılması gerektiği, ancak, tek ortak tarafından davanın açılmış olması halinde, davacıya diğer ortakların davaya katılması veya onaylarının alınıp kendisine temsil yetkisini vermelerini sağlamak üzere uygun süre verilmesi ve taraf teşkili sağlanması durumunda, uyuşmazlığın esasının incelenmesine geçilebileceği- Davacıların murisi ile davaya muvafakati alınan ortağının oluşturduğu adi ortaklığın, yaptığı imalat tutarı belirlenmiş ve bu tutar asıl davada hüküm altına alınmısa da, mirasçıların ıslah dilekçesi ile murislerinin adi ortaklıktaki 1/2 payı oranında iş bedeli talep etmiş oldukları anlaşıldığından, mahkemece imalat bedelinin 1/2’sinin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekeceği-
Kabulüne karar verilen taşınmaz satış, bağış, paylaşım ya da miras payının devri yoluyla davacıya kalmamış ve terekeye dahil ise bu taktirde davacının üçüncü kişilere karşı tek başına dava açamayacağı ilkesi gözetilerek davanın reddine karar verilmesinin düşünülmesinin gerekeceği, dava koşulunun kamu düzeniyle ilgili olup mahkemece kendiliğinden gözönünde tutulmasının gerekeceği-
HMK'nin geçici birinci maddesi gereğince “Bu Kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri, Kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalarda uygulanmayacağından” kanunun yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra yapılan taleplerin tapu müdürlüğüne ilgili sıfatıyla yöneltilerek yapılması gerekip,
bu tür işlerde mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılması ve kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanması gerekeceği-
Türk Medeni Kanununun 702. maddesinin son fıkrası gereğince ortaklardan her birinin topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceği ve bu korumadan bütün ortakların yararlanabileceği öngörüldüğünden elbirliği mülkiyetinde, ortaklardan her hangi birinin de tek başına tapuda murisin kimlik bilgileri ilgili olarak düzeltme isteyebileceği-
Tapuda kayıt düzeltilmesi ve tespit taleplerinin, HMK.'nın 382 vd. maddeleri uyarınca tapu maliki ile mirasçıları tarafından tapu müdürlüğüne ilgili sıfatıyla yöneltilerek yapılması gerekeceği-
Türk Medeni Kanununun 702. maddesinin son fıkrası gereğince ortaklardan her birinin topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceği ve bu korumadan bütün ortakların yararlanabileceği öngörüldüğünden elbirliği mülkiyetinde, ortaklardan her hangi biri de tek başına tapuda murisin kimlik bilgileri ilgili olarak düzeltme isteyebileceği-
Tapu kayıt maliki ile davacının miras bırakanlarının aynı kişi olduğunun tespiti davaları da 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382. maddesinde belirtilen çekişmesiz yargı işlerinden sayılması gerekeceği; bu itibarla, çekişmesiz yargı işi olan tapu kayıt maliki ile davacıların miras bırakanlarının aynı kişi olduğunun tespiti davalarına sulh hukuk mahkemelerince bakılması gerekeceği-