Dava konusu taşınmazdaki payını tapu kaydındaki şerhlere rağmen, şerhin yerine getirdiği yükümlülük ile birlikte satın aldığı anlaşılan davacının somut olayda iyi niyetli olduğunun kabul edilemeyeceği- Davacını kendi ağır kusuru nedeniyle uğradığı zarardan devletin kusursuz sorumluluğunun kabul edilemeyeceği-
Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan zararın tazmini talebiyle açılan ilk davada saklı tutulan bölümün tahsili için açılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında, alacak, yargılamayı gerektirir nitelikte olup likit olmadığından, icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerektiği-
Tapu kaydının sahtecilik nedeniyle mahkeme kararı ile iptal edilmesi sonucu uğranılan zararın iptal edilmesi sonucu uğranılan zararın tazminine ilişkin davada- Davalı noter ile sahte vekaletnameyi kullanarak maddi menfaat sağlayan davalının müteselsilen sorumlu olduğu ile her ne kadar davacı noterde düzenlenen sahte vekaletnameye dayalı olarak satın aldığı taşınmazın yolsuz tescil nedeniyle gerçek malik adına tescil edilmesi nedeniyle zarara uğramış olup devletin sorumluluğu için kusurun varlığı ya da yokluğu önem taşımadığından hazine hakkında açılan davanın kabulünün gerektiği-
Dava dilekçesi ve Hazine tarafından sunulan dilekçelerin içeriğine göre, dava dilekçesinde davalı olarak Tapu Müdürlüğüne izafeten Hazine gösterilmiş ise de, Hazinenin davada vekil ile temsil edilmesi, sunulan dilekçelerin Hazine adına sunulduğunun belirtilmesi ve savunma hakkının kısıtlandığına dair bir itirazının da bulunmaması karşısında, somut olayda taraf teşkilinin tamamlandığının kabul edilmesi gerektiği-
Devletin sorumluluğunun objektif-kusursuz sorumluluk hâli olduğunun kabul edildiğine ve bu sorumluluk hâlinin haksız fiil sorumluluğu ile ilgisi bulunmadığına göre, aynı Kanunda haksız fiil zamanaşımı kurallarının uygulanma imkânı olmadığı gibi, TMK’nın 1007. maddesine dayanılarak açılan davalar için ayrıca zamanaşımı süresinin öngörülmediği dikkate alındığında, on yıllık genel zamanaşımı süresinin devletin sorumluluğu için uygulanması gerektiği-
Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan devlet sorumlu olduğu-Buradaki sorumluluğun kusursuz sorumluluk olduğu-Sahte nüfus cüzdanı düzenlenerek gerçekleştirilen taşınmaz satışının mağduru olan gerçek taşınmaz malikinin bu olay sebebiyle oluşan zararını hazineden talep edilmesinin mümkün olduğu-
Tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemi- Borç ikrarı- Zamanaşımı-
3621 sayılı Kıyı Kanunu'na dayalı olarak açılmış tapu kaydının iptali ile sicilden terkini, birleşen dava, tapu kaydının Mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nin 1007. maddesi uyarınca tazmini istemi-
Vakıf adına tahdit, tespit ve tescili gereken dava konusu 833 ada 27 iken 47 parsele giden taşınmazın namı müstear adına kaydının yenilenmesinin ardından Arnenak D. adına tescil edildiğini, bilahare taşınmazın ifraza tabi tutulduğunu, adı geçenin ölümü ile mirasçılarına intikal ettiğini, davalı belediyenin taşınmazın 18/24 payını satış suretiyle, 6/24 payını da hükmen edindiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL tazminatın tahsiline-
Tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 s. TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkin dava-