Kamulaştırmasız el atmaya dayalı tazminat ilamlarının kesinleşmeden takibe konulabileceği-
Vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerektiği ancak asile de tebligat yapılmasının da gerekli olduğu- Sürelerin vekile tebligatla başlayacağı-
Bir ilamın nakzı icra muamelelerini olduğu yerde durduracağından alacaklının takibine dayanak yaptığı ilamın bozulması üzerine icra muamelelerinin olduğu yerde duracağı- Bozma kararından sonra bozmaya uyularak yeni verilen ilamla alacaklının duran takibine devam etmesi ve ilamdan kaynaklanan fark alacaklarının muhtıra gönderilmesi suretiyle tahsilinin mümkün olduğu ve bu şekilde devam edilebilecek ilk takipten feragat edilmeksizin başlatılan ikinci takip mükerrerlik oluşturacağı gibi usul ekonomisi ilkesine de aykırılık teşkil edeceği-
Meskeniyet şikayeti sırasında, İİK. mad. 22 gereğince verilmiş icranın durdurulması kararı bulunmadığından, taşınmazın ihaleye çıkartılabilmesi için, meskeniyet şikayetine konu ilamın kesinleşmesinin beklenmesi gerekmediği gibi bu hususun İİK'nun 134. maddesinde düzenlenen ihalenin feshi nedenleri arasında da yer almadığı-
Ödenen çek bedelinin istirdatına karar verilmesi talebiyle açılan davanın kabulü halinde ilamın takibe konulması için kesinleşme koşulunun aranmayacağı-
Ayıplı aracın iadesinin ayıpsız aracın verilmesine ilişkin ilama bağlı olduğu- Borçlunun aracın tesliminin mümkün olmadığını bildirmesi gerektiği- Aracın fatura değerinin TÜFE endeksine göre güncel değerinin hesaplanmasının doğru olmadığı- İlamda belirtilen 2009 model aracın donanımında 0 km ayıpsız misli, bugün üretilse değerinin ne olacağı hususunda ayıplı aracın teknik donanımını gösteren bilgi, belge ve varsa donanımını gösteren araca ait kitapçık taraflardan temin edilip, muadili olabilecek bir araç belirlenerek, farkların somut olarak tespiti ile haciz tarihi itibariyle aracın değerinin belirlenmesi yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Yasal mevzuat ve Danıştay’ın 19/02/2003 tarihli emsal içtihadı ışığında; ücret gelirlerinde, vergiden istisna edilen tutarlar ile gelirden yapılacak indirimler Gelir Vergisi Kanunu’nun 23-32 maddeleri aralığında tahdidi olarak belirlendiği, damga vergisi bu istisna ve indirimler arasında sayılmadığı gibi, aynı Yasa’nın 63. maddesinde de gerçek ücrete ulaşılırken yapılacak indirimler arasında damga vergisine yer verilmediğinden, gelir vergisi matrahı belirlenirken damga vergisi brüt ücret alacağından mahsup edilemeyeceği-
İdarenin kamulaştırmasız el atma eyleminin ne zaman olduğunun belirsiz olduğu durumlarda dava konusu taşınmazın yer aldığı bölgenin 21-K-IV imar planında jeolojik sakıncalı alan içerisinde kaldığı durumlarda söz konusu jeolojik sakınca kararının 29.12.1981 tarih ve 1051 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile belirlenen Afet Maruz Sahalar gereği imar planında gösterildiği ve parsele herhangi bir imar izni verilmediği- Kamulaştırmasız el atmanın ne zaman olduğu konusunda taraf beyanları alınarak gerekli araştırma yapılmak suretiyle tarihin belirlenmesi ve buna göre karar verilmesi gerektiği-
İlamda reeskont faizine hükmedildiği halde faiz hesabının avans faiz oranlarına göre yapılmasının doğru olmadığı-
İlamda yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verildiği- müteselsil tahsil hükmü bulunmadığı- görüldüğünden, eşit oranda sorumluluğu sağlayacak şekilde icra emri düzenlenmesi gerektiği-