Yoksulluk nafakasının, boşanma davasının görülmesi sırasında istenebileceği gibi boşanma kararının kesinleşmesinden sonrada istenebileceği, boşanma kararının kesinleştiğinden bahisle nafaka isteminin reddinin yanlış olduğu-
Davalı koca nikahı takiben Türkiye'de ev açmamış ve gittiği ülkeye eşini çağırmamış olduğuna göre kadının ayrı yaşamaya ve bu nedenle nafaka istemeye hakkının olduğu-
Boşanma davası açılmadan evi terk eden kadının, ayrı yaşama hakkı bulunduğunu isbat etmedikçe nafaka isteyemeyeceği, evde eşin reşit eski eşinden olma kızının bulunmasının, tek başına ayrı yaşama hakkı vermeyeceği-
Görülmekte olan boşanma davası sırasında yoksulluk nafakası talep eden eşin, duruşma tutanağına alınan bu beyanının, yoksulluk nafakası takdirine dair istek için yeterli olmadığı-
İstek halinde ve özellikle istem hakkının doğumuna ilişkin koşullar varsa, süresiz olarak yoksulluk nafakasının takdir olunacağı-
M.K.‘nun 85. maddesine göre, manevi tazminata hükmedilebilmesi için kusuru olmayan nişanlının şahsen fahiş bir surette mutazarruf olmasının gerektiği-
Taraflar arasındaki "evliliğin iptali" davasında, Cumhuriyet Savcısı’nın davanın tarafı durumunda bulunmasına göre onun yokluğunda yargılamaya devam olunarak hüküm kurulmasının usul ve kanuna aykırı olacağı-
Davet edilen eve yasal süresi içinde ve kapısının açılmadığını noter vasıtasıyla tesbit ettiren eşin, bu suretle ihtara uyduğunu kanıtlamış sayılacağı–
Evini terk etmiş olan eşin davet edildiği evin her yönü ile bağımsız ve tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına uygun olarak döşenmiş olmasının zorunlu olduğu–