Kesinleşen, taşınmaza ilişkin ilâmın infazında duraksama olması halinde, icra mahkemesince (tetkik merciince) ilâmın verildiği dava dosyasında bulunan krokinin bilirkişilere -yerinde keşif yapılarak- uygulattırılarak, taşınmazın kapsamının tesbit ettirilmesi gerekeceği–
«Müdahalenin önlenmesi»ne ilişkin ilâmların infazından doğan uyuşmazlıkların çözümü için, mümkün olduğu takdirde, dava sırasında (keşifte) hazır bulunan fen ve yerel bilirkişiler de hazır bulundurularak icra mahkemesince (tetkik merciince) yerinde keşif yapılması gerekeceği–
Açılan «kâl» (yıkım) davasının, «müdahalenin önlenmesi»ne ilişkin ilâmın infazını engellemeyeceği–
Açılan «tapu iptali» davasının, kesinleşmiş «müdahalenin önlenmesi» ilâmının yerine getirilmesini -malikce «tedbir» yoluyla «icranın durdurulması» konusunda karar verilmiş olmadıkça- durdurmayacağı–
Müdahalenin önlenmesi ilâmında yer alan hapis hakkına ilişkin paraların icra veznesine alınması gerektiği–
Borçlunun, ilâm konusu yer hakkında «mülkiyet ya da irtifak hakkının tanınması» konusunda açtığı davanın, ilâmın yerine getirilmesini etkilemeyeceği–
İlâmda yazılı taşınmazın dışındaki bir taşınmazda bulunan üçüncü kişiler hakkında, o ilâma dayanarak tahliye yapılamayacağı–
Sulh hukuk mahkemesinin verdiği tahliye kararından sonra, kiralayanın icraya başvurmayıp, altı ay kiracıdan kira parası almaya devam etmesinin, akdin yenilendiğini ifade etmeyeceği–
İİK. mad. 26’nın 27 ve 29 ile ilişkisi - «Borçluya ait def’ilerin üçüncü kişiler tarafından ileri sürülemeyeceğini»–