Ölüm tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise mirasın reddedilmiş sayılacağı(TMK m. 605/2)- Mirasçıların TMK'nın 610. maddesinde yazılı haller mevcut olmadıkça da her zaman mirasın reddini isteyebileceği- Hasımsız olarak verilen mirasçılık belgesinin aksi sabit olana kadar geçerli olduğu geçerli mirasçılık belgesine rağmen mahkemece nüfus kayıtlarına dayanılarak davacının murisin mirasçısı olmadığı gerekçesiyle davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
TMK'nın 617. maddesi uyarınca borcunu ödemeyen, güvence vermeyen ve malvarlığı kendi borcunu ödemeye yetmeyen, alacaklılarına zarar vermek kastıyla mirası reddeden mirasçının alacaklıları veya iflas masası ret tarihinden itibaren 6 ay içinde reddin iptali davası açabileceği- Reddin iptaline karar verilirse, miras resmen tasfiye edileceği, bir ya da birkaç mirasçının reddinin iptaline karar verilirse ilgili mirasçılarınmiras payları resmen tasfiye edileceği, Sulh hakiminin, reddeden mirasçıların yerine kayyım atayacağı- Somut uyuşmazlıkta, davacı alacaklı olduğu davalının mirası reddetmesi nedeniyle TMK'nın 617. maddesine dayanarak mirasın reddinin iptalini istediği-. Mirası reddeden vekilin vekaletnamesinde özel yetki bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği- Mirasın reddinin iptalinin hangi hallerde yapılacağı TMK'nın 617 ve 610/2 maddelerinde düzenlendiği, anılan maddeler uyarınca mirasın reddinin iptali nedenleri arasında, mirası reddeden vekilin vekaletnamesinde özel yetkinin bulunup bulunmadığının sayılmadığı- Davacı TMK'nın 617. maddesine dayanarak istemde bulunduğundan davalının kötüniyetinden sözedebilmek için malvarlığının borcunu karşılamaya yetmediğinin sabit olması gerektiği- Bu nedenle, davacı tarafından borçlu mirasçı hakkında Eşme İcra Dairesinin 2012/340 sayılı dosyasında yürütülen takip nedeniyle "aciz vesikası" alınmamış olduğuna göre mahkemece, davalının şahsi malvarlığının ret tarihindeki değeri tespit edilip, bu malvarlığının borcunu karşılamaya yeterli olup olmadığının usulünce araştırılıp saptanması; yeterli ise talebin reddi, yeterli olmaması halinde ise davalı da yeterli güvence göstermediği takdirde reddin iptaline karar verilmesi gerektiği- Birden çok mirasçının varlığı halinde, reddin iptaline karar verilmesi durumunda, TMK'nın 617/2 maddesi gereğince reddi iptal edilen mirasçının miras payının resmi tasfiyeye tabi olacağı gözetilmeden "mirası kabul etmiş sayılmasına" karar verilmesinin de doğru olmadığı-
Davacıların, terekenin borca batık olduğunun tespitini istediği- TMK'nın 605. maddesi gereğince ölüm anında tereke borca batık ise mirasın reddedilmiş sayılacağı, bu maddeye dayanan taleplerin süreye tabi olmadığı, mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir öneminin de bulunmadığı- Murisin ödemeden aczinin ölüm tarihine göre belirleneceği- Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturacağı- Terekenin pasifinin aktifinden fazla olmasının; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu göstereceğiTMK m. 605/2), ancak, tereke borca batık olmasına rağmen TMK'nın 610/2 maddesinde açıklanan şekilde tereke işlemlerine karışan, tereke mallarını gizleyen veya kendine maleden mirasçının, mirası reddedemeyeceği-
TMK'nın 605/2 maddesine dayanan mirasın reddi isteminin süreye tabi olmadığı, mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmadığı- Murisin ödemeden aczinin ölüm tarihine göre belirleneceği- Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturacağı- Terekenin pasifinin aktifinden fazla olmasının terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu göstereceği(TMK m. 605/2), ancak, tereke borca batık olmasına rağmen TMK'nın 610/2 maddesinde açıklanan şekilde tereke işlemlerine karışan, tereke mallarını gizleyen veya kendine maleden mirasçının, mirası reddedemeyeceği-
Murisin alacaklıları tarafından TMK'nın 617. maddesine dayanılarak mirasın reddinin iptali davası açılamayacağı- Ayrıca TMK'nın 610/2 maddesi gereğince de "Ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya mirasbırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine maleden mirasçı, mirası reddedemez." Murisin alacaklıları tarafından bu hükme göre mirasın reddinin iptali davası açılabileceği- Mirasçının borcundan dolayı alacaklının mirasın reddinin iptali davası açabilmesi için murisin terekesinin borca batık olmadığının tespit edilmesi gerektiği-
Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise mirasın reddedilmiş sayılacağı (TMK m. 605/2)- Mirasçılar TMK'nın 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça her zaman murisin ödemeden aczini isteyebileceği,. TMK'nın 606. maddesinde belirtilen sürelerin bu davada uygulanmayacağı- Davanın alacaklılara husumet yöneltilerek görüleceği, bu davada yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesi olduğu, ayrıca TMK'nın Velayet, Vesayet Ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2 fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulmasının zorunlu olduğu-
TMK'nun 605/2. maddesine dayanan talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyi niyetli ya da kötü niyetli olmalarının bir öneminin bulunmadığı- Terekenin aktif değerinin pasifini karşılayıp karşılamadığı araştırılıp belirlenmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru görülmediği-
Terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak TMK. mad. 605/2 gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkin açılan davada, murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin aktifini ve pasifini belirleyip, terekenin aktif değerinin pasifini karşılayıp karşılamadığı araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Davacı, davalı mirasçıların değil murisin alacaklısı olduğundan, mahkemece davacı vekilinin talebi açıklattırılmalı, talebin TMK'nın 617. maddesine dayandığını beyan etmesi halinde bu maddeye dayalı olarak murisin alacaklısı tarafından dava açılamayacağı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekeceği- Davacı vekilinin talebini TMK'nın 610. maddesine dayandırması halinde tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde delilleri toplanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Fiili kullanıcıya karşı rücu hakkı mevcut olan mirasçıların abonelik sözleşmesi iptal edilmediği sürece, fiili kullanıcı ile beraber elektrik dağıtım şirketine karşı kullanım bedelinden dolayı sorumluluğunun devam edeceği-