Kesinleşen beraat kararları hukuk hakimini bağlamaz ise de, beraat kararının gerekçesini oluşturan maddi vakıaların bağlayıcı olduğu-
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkin olup, dava açıldıktan sonrada sınırlayıcı bir neden bulunmadığı takdirde dava konusu malın veya hakkın üçüncü kişilere devredilebilmesi tasarruf serbestisi kuralının bir gereği, hak sahibi veya malik olmanın da doğal bir sonucu olduğu- HMK. 186'ya göre iki taraftan biri dava konusunu bir başkasına temlik ettiği takdirde diğer taraf seçim hakkını kullanmakta dilerse temlik eden ile olan davasını takipten vazgeçerek davayı devralan kişiye yöneltebileceği, dilerse davasına temlik eden kişi hakkında tazminat davası olarak devam edilebileceği- Dava konusunun davacı tarafından üçüncü kişiye devredilmesi halinde devralan kişinin hukuk gereği davacı sıfatı ve buna bağlı olarak dava takip yetkisi kazanacağı ve davanın yeni davacı ile süreceği- E.tma ve yıkım talepleri yönünden davada usulü eksikliklerin giderilmesi, ondan sonra işin esası hakkında karar verilmesinin gerektiği- 
Taşınmaz başında uygulama yapılmak suretiyle yerel bilirkişiler ile taraf tanıkları da dinlenilerek, davalıların taşınmaza müdahale edip etmediklerinin açıklığa kavuşturulması, dava tarihi itibariyle haksız müdahalede bulunup bulunmadıkları ile elatmanın, parsel numaraları ve sınırların değişmesi ile meydana gelip gelmediği hususlarının kuşkuya yer bırakmayacak biçimde saptanması, uzman bilirkişi ya da bilirkişilerden keşfi izlemeye yarayan krokili rapor alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Sadece davacı Hazinenin kayıt maliki olduğu taşınmaza davalının tecavüzünün önlenmesine karar verilmesi gerekirken dava konusu edilmeyen yolu da kapsayacak şekilde karar verilmiş olmasının doğru olmadığı-
Görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi hâlinde, yargılama giderlerine de o mahkemenin hükmedeceği-
Taraflar arasındaki müdahalenin men'i davası-
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 691. maddesi hükmü gereğince paylı mülkiyet üzere olan taşınmaz hakkında pay ve paydaş çoğunluğu sağlanmadan kurulan kira ilişkisinin davacı paydaşlar bakımından bağlayıcı olmadığı belirlenmek ve bu olgu benimsenmek suretiyle her iki davalı bakımından paya vaki elatmanın önlenmesine,dava tarihinden geriye dönük 5 yıllık harcı tamamlanmış ecrimisilin dava tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, feragat beyanı gözetilerek davalı M.G. bakımından ecrimisil isteğinin reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik olmadığı-
E.tmanın önlenmesi isteği-
Davalı tarafından 3402 sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca düzeltme başvurusunda bulunulmadığı gibi bu yönde dava da açılmadığına göre, çapın iptal edilinceye kadar geçerli olduğu-
E.tmanın önlenmesi ,ecrimisil ve tazminat istekleri-