Davalı kadın boşanma davasından sonra çalışmaya başlamış, asgari ücret seviyesinin biraz üzerinde gelire kavuşmuş olup, aldığı nafaka ile geçinmesi günümüz ekonomik koşullarında mümkün görünmediğine göre, çalışması bir zorunluluk arzetmekle birlikte, asgari ücret seviyesinin bir miktar üzerindeki geliri de davalıyı yoksulluktan kurtaracak düzeyde olmadığından, mahkemece; tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilip, nafaka takdir edilirken taraflar arasında mevcut olan denge durumu da dikkate alınarak, TMK'nun 4.maddesinde vurgulan hakkaniyet ilkesi gereğince, nafakanın uygun bir miktarda indirilmesine karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece kaldırılması talep edilen nafakanın yıllık tutarı üzerinden hesaplanacak nispi harç alınması (tamamlattırılması) gerektiği-
Somut olayda dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerden; tarafların 11.07.2013 günü kesinleşen karar ile "anlaşmalı olarak" boşandıkları; davacının 11.11.2013 tarihinde yeniden evlendiği; eldeki nafaka indirim davasını ise 28.04.2014 günü açtığı; taraflar hakkında yapılan sosyal ekonomik durum araştırmasına göre, davacın kombi teknik servisi olarak çalıştırdığı işyerini kapattığı belirtilmiş olmasına karşın tanık beyanlarına göre serbest olarak tesisat ve tamirat işleri yaptığının anlaşılmış oldığı, davalının ise özel bir şirkette çalıştığı, aylık 1.350 TL ücret aldığı ve aylık 800 TL kira ödediğinin tespit edildiği, bu durumda; mahkemece, tarafların sosyal ekonomik durumları ile müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, genel ihtiyaçları ve anlaşmalı boşanma davasının sonuçlandığı tarih ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında henüz bir yıllık sürenin dahi geçmemiş olduğu ve böylece uyarlama koşullarının bulunmadığı gözetilerek, davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin doğru görülmeyip, bu hususun bozmayı gerektirdiği-
Mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceği-
"Asgari ücret seviyesinde gelire sahip olunmasının" yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu kabul edilmediği- Yoksulluk durumunun; günün ekonomik koşulları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yaşam tarzları birlikte değerlendirilerek takdir edilmesi gerektiği-
İştirak ve yoksulluk nafakasına ilişkin davada, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılmasına veya azaltılmasına karar verilebileceği-
Yoksulluk nafakasının artırılmasına ilişkin davada, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılmasına veya azaltılmasına TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranına göre karar verileceği-
Yoksulluk nafakasının artırılmasına ilişkin davada, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılmasına veya azaltılmasına karar verilebileceği-