Takip işlemlerinin hızlandırılması, İİK. mad. 20 uyarınca sürelerden feragat ve borçlunun beyanı üzerine haczin konulmasının, tek başına muvazaayı göstermediği, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükünün, davalı alacaklıda olduğu- Davalı alacaklının alacağının varlığını ve miktarını, takipten önce düzenlenmiş ve üçüncü kişilere karşı da ileri sürülebilecek nitelikte olan usulüne uygun, birbirini doğrulayan yazılı delillerle kanıtlaması gerektiği- Senetler ve çeklerin temel ilişkinin ve kambiyo ilişkisinin dışında kalan davacı üçüncü kişi bakımından bir ispat vasıtası olarak kabul edilemeyeceği, davalı alacaklının savunma ve delilleri çerçevesinde alacağın gerçek olup olmadığının tartışılması, davalı ile borçlu arasındaki hukuki ilişkinin ve davalının alacağının doğum tarihinin değerlendirilmesi, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği- Davalının alacağının dayanağı olan bonoların en geç düzenlenebileceğinin kabulü gereken tarih olan takip tarihinin, davacının alacağının dayanağı olan çeklerin her birinin en geç düzenlenebileceğinin kabulü gereken tarihler olan ihtiyati haciz, takip ve bankaya ibraz tarihinden daha önce olduğu, bu durumda davalı alacağının daha önce doğduğunun kabulü gerektiği, sonraki tarihte doğan davacı alacağı bakımından muvazaa yaratılamayacağı-

Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup d ...