Hakimlerin yargılama faaliyetinden dolayı devlet aleyhine tazminat davası açılabilmesi için hakimin farklı bir anlam yüklenemeyecek kadar açık ve kesin bir kanun hükmüne aykırı karar veya hüküm vermiş olması gerektiği- Davacılar, "yargılamanın uzun sürmesi nedeniyle zarar gördüklerini" iddia etmiş iseler de; dava dosyasının asıl ve birleşen dosyalardan oluşması, kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesine dayalı olması, davanın açılmasından sonra iki kez Dairemizce bozma kararı verilmesi, iki kez karar düzeltme incelemesi yapılması ve bir kez düzeltilerek onama kararı verilmesi nazara alındığında, beş kez kanun yolu incelemesine gönderildiği ve bu kanun yollarından bir kısmına da davacılar tarafından müracaat edilmiş olduğu değerlendirildiğinde, yargılamanın uzun sürmesinde kusurun mahkeme hakimlerinde olduğunun söylenemeyeceği- Yargılama sırasında görevli olan hakimlerin farklı bir anlam yüklenemeyecek kadar açık ve kesin kanun hükmüne aykırı bir karar veya hüküm vermiş olması söz konusu olmadığından ve yargılamanın uzun sürmesi davanın mahiyeti ile birden fazla kanun yoluna gidilmesinden kaynaklanmış olduğundan, hakimlerin sorumluluğu nedeniyle devletin tazminata mahkum edilmesinin hatalı olduğu-

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan incelemesi sonucunda ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 15. Hukuk Dairesince;  “Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; SS Ü. Konut Yapı Kooperatifi tarafından murisleri T. Ç. aleyhine Bursa 6 ...