İçerik Akışı
Ziynetlerin iadesi- Görev-
Davacının, kendisine takılan bilezikleri ödünç olarak davalıya verdiğini, ancak geri alamadığını ileri sürerek açtığı davada, davalı, davacının kayınpederi olduğu gibi taraflar arasında da aile hukuku kapsamında bir ilişki mevcut dolmadığından ve taraflar arasında karz akdi bulunduğundan davaya "aile mahkemesince" değil, genel mahkemece bakılması gerektiği-
Islah- Yabancı para alacağının vade veya fiili ödeme günündeki rayice göre Türk Parası ile ödenmesi-
Dava dilekçesinde döviz cinsinden talepte bulunan alacaklının artık bu tercihinden dönerek ıslah dilekçesi ile TL cinsinden talepte bulunmasının mümkün olmadığı-
Ölü kişi hakkında takip yapılması-
Alacaklı tarafından ölü kişinin mirasçısı yerine ölü kişi hakkında takip yapılması, maddi hataya ve kabul edilebilir bir yanılgıya dayanması halinde ve dürüstlük kuralına da aykırı değil ise, alacaklının taraf değişikliği yapmak sureti ile bu yanlışlığın düzeltilmesinin mümkün olduğu- Ancak mirasçılar hakkında ek takip talebinde bulunulmadan örnek 2 icra emri çıkarılamayacağı ve bu hususun mahkemece re'sen gözetilmesi gerektiği- İİK. mad. 53/1 uyarınca borçlunun ölümü ile birlikte (3) günlük sürenin bitiminden itibaren başlayacak olan TMK'nun 606. maddesinde yazılı süre geçmeden mirasçılar aleyhine takip yapılmasının da mümkün olmadığı-
Ev hizmetinde çalışan kişinin işçilik alacakları- Görev- Geri çevirme kararı- Davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi- Merci tayini-
Ev hizmetinde çalışan kişinin işçilik alacaklarına ilişkin açtığı davada görevli mahkeme- Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun geri çevirme kararı sonrasında ancak henüz mahkemece verilen direnme kararı Hukuk Genel Kurulunca incelenip sonuçlandırılmadan dosya üzerinden ek karar verilmek suretiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilemeyeceği- Yargıtay Özel Dairesinin merci tayinine ilişkin kararına karşı direnme yolunun kapalı bulunduğu (HUMK. mad. 25 "5236 sayılı Kanunla değişiklikten önceki metin")-
İcra hukukunda usul ekonomisi-
Borçlunun şikayet dilekçesinde kıymet takdir raporuna itiraz ettiği taşınmazlardan biri, aynı zamanda meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmaz olup, mahkemece her iki şikayet konusunun da aynı dosyada çözümlenmesi ve borçludan alınacak tek bir gider avansı ile yapılacak keşifte her iki şikayet konusuna ilişkin olarak da tek rapor alınabilecek olması karşısında, mahkemenin tefrik kararının usul ekonomisi ilkesi gereğince hatalı olduğu-
Konkordato
Konkordato Gider Avansı Tarifesi 13 Haziran 2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
"Dava konusu yerin şube olarak ticaret siciline tescili" istemi-
Bir yerin şube sayılıp sayılamayacağının belirlenmesinde, (merkeze bağlı olmak, dış ilişkilerde bağımsızlık, faaliyet yönünden merkezle benzerlik, aynı kişiye ait olma, idare ve mekanın ayrılığı, ayrı muhasebeye sahip olması ve muhasebenin şubede tutulması zorunluluğunun bulunmaması, ayrı bir sermaye tahsisi zorunluluğunun bulunmaması) şeklindeki unsurların delillendirilmesi gerektiği- Mahkemece, davalının ticari defterlerinin resen incelenip bu unsurların gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlemesiyle "dava konusu yerin şube olarak ticaret siciline tescili" istemine ilişkin karar verilmesi gerektiği-
İstihkak iddiası- Haciz müzekkeresi-
Banka'nın üçüncü kişi sıfatı ile istihkak iddiasında bulunabilmesi için haciz müzekkeresinin davalı Banka'ya tebliğ edildiği tarih itibarı ile Banka'ya olan borcun varlığını koruması ve Banka'nın herhangi bir riskinin bulunması durumunda bu miktarlar ile sınırlı olmak üzere üçüncü kişi bankanın dava konusu hesaplar üzerinde rehin ve hapis hakkının bulunduğunun kabul edilmesi gerekeceği-
Konkordato- İhtiyati haciz-
Borçlu için konkordato mühleti verilmesinin ihtiyati haciz kararı verilmesine engel olmayıp verilen ihtiyati haciz kararlarının mühlet içinde uygulanmasını durduracağı-
Faturanın defterde kayıtlı olması- Kesin süre- Menfi tespit davası-
Faturanın defterde kayıtlı olmasının hizmetin verildiğine karine teşkil edeceği- Mahkemece davacı-borçluya ticari kayıtlarını ibraz etmesi için kesin süre verildiği halde davacı ticari defterlerini ibrazdan kaçınmış olduğundan, HMK. mad. 222/5 gereğince defter ibrazından kaçınıldığında ibrazı talep eden tarafın iddiasını ispat etmiş sayılacağı hususu ve usulüne uygun olarak tutulmuş delil olma özelliği olan davalı defterleri ve yapılan kısmi ödeme de gözönünde bulundurularak menfi tespit davasının reddine karar verilmesi gerektiği-