Davalıların taşınmazında bulunan tavuk besihanesinin kurulması için 1987 yılında köy ihtiyar heyetinden izin alındığı ve proje hazırlandığı dosyadaki belgelerden anlaşılmakta ise de yerinde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporuna göre davalılara ait yapının toplam .. m2 lik bölümünün davacının taşınmazına taşkın olduğu, ne var ki; davacının elatmanın önlenmesi ve yıkım isteği yönünden araştırma ve değerlendirme yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
03.04.1979 tarihli “Anlaşma Senedidir” başlıklı sözleşme gereğince davacının babası A.Ö. ile davalıların babası R.Ö. arasında kadastro tespiti sırasında anlaşma sağlanarak bilirkişi rapor ve krokisinde gösterilen ortak sınır kabul edilerek ihtilafın çözümlendiği- Sadece davacı K.Ö. tarafından bu dava açılmış ise de, dava konusu taşınmazda davacı dışında babası A.Ö. de 1/2 paylı malik olduğundan A.Ö.’in mirasçılarının da davacı olarak davada yer almaları gerektiği " gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verildiği ancak bozma ilamında belirtildiği şekle uyulmadığından, kadastro tespiti sırasında bilirkişi rapor ve krokisinde ortak sınırın batısında kalan ve "B" harfi ile gösterilen kısmının davalılar adına kayıtlı 833 parsel sayılı taşınmazdan ifraz edilerek 834 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle iptal ve tescile karar verilmesi gerektiği-
Bir yapının başkasına ait araziye taşırılan kısmının, eğer yapıyı yapan malik taşırılan arazi üzerinde bir irtifak hakkına sahip bulunuyorsa, ona ait taşınmazın bütünleyici parçası olacağı(TMK. mad. 725)- Taşkın yapıyı iyi niyetle yapan kimse, uygun bir bedel karşılığında taşan kısım için bir irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devredilmesini isteyebileceği- Mahallinde 3 kişilik konusunda uzman harita mühendisi, fen bilirkişi ve inşaat mühendisi niteliğindeki bilirkişi heyeti ile birlikte yeniden uygulama yapılması, dava konusu binanın ne kadar kısmının taşkın olduğunun net bir şekilde belirlenmesi, binanın kaç yıllık bir bina olduğunun, ne zaman yapıldığının belirlenmesi, taşkın kısmın yıkımının binanın kalanına zarar verip vermediğinin ve yıkımın fahiş zarar doğurup doğurmayacağının araştırılması, taşkın binanın bulunduğu alanın davacı parselinden ifrazının mümkün olup olmadığının Belediye Encümen Kararına dayalı olarak araştırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği- Davada ileri sürülen isteklerden el atmanın önlenmesi ve yıkım istekleri ile ilgili olarak davacının bildireceği dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, keşfen saptanan ya da saptanacak değer başlangıçta gösterilen değerden fazla ise yargılama sırasında eksik harcın tamamlanması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerektiği-
Davalılar temliken tescil istemedikleri gibi taşkın bölümün temliken tescili yönünden 3194 sayılı Yasanın 15. ve 16. maddeleri hükmü uyarınca ifrazının yasal olarak mümkün olup olmadığı Belediye Encümen Kararına dayalı olarak araştırılmadığı, değinilen husus kamu düzeni ile ilgili olup re'sen dikkate alınması gerektiğinden, temliken tescil konusunda hazinenin temyizinin olmadığı gözetilerek taşkın binanın bulunduğu alanın davacı parselinden ifrazının mümkün olup olmadığının Belediye Encümen Kararına dayalı olarak araştırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Asıl davanın elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil, karşı davanın ise TMK'nın 725. maddesine dayalı tapu iptali tescil isteğine ilişkin olduğu- 5312 sayılı parselin maliki davalı M.A.'nun inşaatı yaptığı sırada elatmanın önlenmesini isteyen davacı B.A.'ın maliki olduğu 4613 sayılı parsele, 28.01.2014 tarihli bilirkişi raporunda A harfi ile gösterilen 2,59 m2 tecavüzlü inşaat yaptığının anlaşıldığı- Çaplı taşınmazlarda kural olarak iyiniyet iddiasında bulunulamayacağından, temliken tescil davasının reddine, elatmanın önlenmesi davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği-
TMK’nın 724. maddesinde yapı sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebileceği, hemen belirtmek gerekir ki, taşınmaza sonradan malik olan kişiye karşı da bu kişisel hak ancak yapı sahibini bu haktan mahrum bırakmak amacıyla arsa sahibi ile el ve işbirliği içinde olduğu iddiasıyla ileri sürülebileceği, malzeme sahibinin TMK’nın 724. maddesine dayanarak tescil talebinde bulunabilmesinin bazı koşulların varlığına bağlı olduğu-Davacı, davalı kayınpederinin taşınmazı üzerine ev inşa ettiğini, iyiniyetli olduğunu ileri sürmüş ise de; el attığı taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmediğini veya beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine rağmen bilebilecek durumda olmadığını ispatlayamadığı, bu durumda iyiniyetin varlığı kabul edilemeyeceğinden TMK'nın 725. maddesindeki temliken tescil koşullarının gerçekleşmediği-
Bozma kararından sonra bozmaya uyularak verilen hüküm yeni bir hüküm olduğundan bozmaya uyularak tesis edilen hükmün, tüm istekleri karşılar şekilde yeniden yazılması gerektiği-
Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK’nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsayacağı-TMK’nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlendiği, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanındığı, bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olması gerektiği-
Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK’nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsayacağı- TMK’nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisinin düzenlendiği, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanındığı bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olması gerektiği-
TMK’nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkının o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsayacağı-TMK’nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisinin düzenlendiği, böylece muhdesatla arasındaki bağlantının kesildiği, bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanındığı, bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olması gerektiği- TMK’nın 725. maddesine dayanılarak tescil talebinde bulunulabilmesinin bazı koşulların varlığına bağlı olduğu, birinci koşulun, malzeme sahibinin iyiniyetli olması olduğu, ikinci koşulun, yapı kıymetinin taşılan arazi parçasının değerinden açıkça fazla olması olduğu (objektif koşul), üçüncü koşulun ise taşkın inşaat yapanın, taşınmaz malikine bu bedeli ödemesi gerektiği, üç koşulun yanısıra, mahkemece iptal ve tescile karar verilebilmesi için taşkın yapının zeminindeki arazi parçasının ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gerektiği-