Borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin davada, davacı taraf bonoların zor ve tehdit ile alındığını ileri sürmüş olup, bu iddianın ispatı davacıya ait oması gerekeceği-
Davacının 'dava dışı şirkete teminat olarak verilen bononun davalı şirketin çalışanı tarafından ele geçirilerek lehtar hanesinin doldurulup icra takibine konulduğunu' ileri sürdüğü davada, uyuşmazlığın iş hukuku ile ilgili bulunmadığı-
Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında Yargıtay tarafından da karar verilebileceği-
Takibe dayanak bonodan dolayı borçlu olunmadığının yazılı belge ile ispatlanamadığı, yemin deliline başvurmaktan kaçınıldığı, tedbir kararının infazı nedeniyle davalının alacağına geri kavuştuğu hallerde davalı yararına tazminata hükmedileceği-
Menfi tespit kararının kesinleşmediği anlaşılmakla, menfi tespit ilamında hükmedilen vekalet ücretinin talep edilmesinin mümkün olmadığı-
Dava konusu çek üzerinde davacının ciro yoluyla hamil konumunda olduğu durumlarda davacının takipte kötüniyetli sayılmayacağı-
Kesinleşmiş mahkeme kararlarının kesin delil sayılacağı-
Takip ve dava konusu senedin teminat senedi olup olmadığının uzman bilirkişi raporuyla tespit edilip sonra karar verilmesi gerekeceği-
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun üçüncü kısmı hariç olmak üzere, ikinci kitabından kaynaklanan davalara aile mahkemelerinde bakılacağı ve görev konusunun yargılamanın her aşamasında dikkate alınmasının zorunlu olduğu-