Meskneiyet şikayetine ilişkin kararın borçluya tebliğ edildiği tarihe göre 10 günlük istinaf süresi Kurban B.ının ikinci günü dolduğundan, istinaf başvurusunun süresinde olduğu-
TTakip dosyasından borçlunun şikayete konu taşınmazı üzerine 19.10.2020 tarihinde haciz uygulandığı, haciz tarihinden önce taşınmazın tapu kaydında 3. kişi ........... Bankası A.Ş. lehine tesis edilmiş 25.04.2008 tarihli ipotek kaydının bulunduğu görülmüş olup, ipotek alacaklısı ............. Bankası A.Ş.'nin 14.07.2021 tarihli yazı cevabında ipoteğin ......... Turizm ....Ltd Şti'nin ticari kredilerinin teminatı olarak alındığının ve 14.07.2021 tarihi itibari ile firmanın borcunun kalmadığının bildirildiğinin görüldüğü, bu durumda ipoteğin iradi ipotek olduğu anlaşıldığına göre İlk Derece Mahkemesince, şikayetçinin taşınmazda ipoteği bulunan bankaya müzekkere yazılarak, haciz tarihi (19.10.2020) itibariyle kredi borcunun devam edip etmediğinin sorularak, alınan cevabı yazıya göre karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklının temyiz dilekçesi ekinde sunduğu belgelerin ve Uyap kayıtlarının incelenmesinde alacaklı tarafından 30.09.2019 tarihli haciz nedeniyle satış talebinin 26.09.2019 tarihinde yapıldığının, satış avansının 01.10.2019 tarihinde yatırıldığının, böylelikle haczin ayakta olduğunun görüldüğü, o halde, Bölge Adliye Mahkemesince, belirtilen sebeple şikayetin esasının incelenmesi gerekeceği-
Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesinin, dosya kapsamında yer alan bilirkişi raporunun, borçlunun haline münasip alabileceği mesken değeri yönünden yeterli olmadığına dair gerekçesi yerinde ise de; bu gerekçeye dayanarak Bölge Adliye Mahkemesince, yerinde yeniden keşif icra edilmek suretiyle uzman bilirkişi veya bilirkişilerden rapor alınarak taşınmazın kıymetinin ve borçlunun İstanbul’un daha mütevazi bir semtinde haline münasip evi alabileceği değerin İİK'nın 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendinde değinilen ilke ve kurallar gözetilerek belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, raporda belirlenen değerin, İstanbul şartlarında kabul edilebilir olmadığına dair afaki bir gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Borçlu Belediye'nin ............. Defterdarlığındaki payları üzerine haciz konulmuş olup, 4706 sayılı Kanun'un 5. maddesine istinaden Hazine taşınmazlarının satışından elde edilen paralardan bu Kanuna istinaden belediyeye ayrılan payların haczinin mümkün olmadığı- Şikayetçi borçlunun, icra mahkemesine başvurusunda, icra vekalet ücreti ve tahsil harcının maktu alınmasına yönelik talebin müdürlük kararı ile reddedildiğini ileri sürerek şikayet dilekçesinin sonuç kısmında müdürlük işleminin iptali ile icra vekalet ücreti ve tahsil harcının maktu olarak hesaplanmasına karar verilmesini talep ettiğinin, mahkemece anılan şikayet hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediğinin anlaşıldığı, o halde, mahkemece, anılan şikayet sebebi hakkında daha önce olumlu veya olumsuz bir hüküm tesis edilmemesi sebebiyle önceki bozma ilâmı kapsamında yazılı şekilde karar verilmesi alacaklı lehine usuli kazanılmış hak oluşturmayacağından, HMK'nın 297/2 maddesi uyarınca borçlunun bu şikayeti hakkında bir karar verilmemesinin isabetsiz olduğu- Alacaklılardan ............'ın ........... tarihinde vefat ettiği anlaşılmış olup, buna rağmen mirasçılarından ......... ve ................ yargılamaya dahil edilmeksizin şikayetin incelenerek sonuçlandırılmasının doğru olmadığı-
İlk Derece Mahkemesince "karara karşı tebliğden itibaren on gün içinde istinaf yasa yolunun gösterilmesi" ve tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içerisinde istinaf başvurusunun yapılması halinde istinaf başvurusunun süresinde sayılarak istinaf nedenlerinin incelenmesi gerektiği-
12. HD. 04.12.2023 T. E: 1631, K: 8201
103 davet kağıdının borçluya 29.5.2020 tarihinde tebliğ edildiğinin görüldüğü, ilgili mevzuat hükümleri dikkate alındığında borçlunun 30.06.2020 tarihine kadar meskeniyet şikayetinde bulunabileceğinin, bu bağlamda 25.06.2020 tarihinde yapılan şikayetin yasal sürede olduğunun anlaşıldığı, o halde, İlk Derece Mahkemesince meskeniyet şikayetine konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin zorunlu ipotek olmadığı ve devam ettiği gerekçesi yerinde görülerek, Bölge Adliye Mahkemesince 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca şikayetçinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekeceği-
Takip dosyasından borçlunun şikayete konu taşınmazı üzerine 8.01.2018 tarihinde haciz uygulandığı, haciz tarihinden önce taşınmazın tapu kaydına üçüncü kişi ...........'ün .............. Bankası A.Ş.'den kullandığı kredinin teminatı olarak .............Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi lehine ipotek tesis edildiğinin, ipotek alacaklısının 27.07.2018 tarihli yazı cevabında ipotek borcunun devam ettiğinin bildirildiğinin görüldüğü, o halde, şikayete konu taşınmaz üzerinde hacizden önce tesis edilen ve haciz tarihi itibari ile ipoteğe bağlı borcu ödenmeyen, üçüncü kişinin borcu nedeniyle tesis edilmiş zorunlu olmayan ipotek mevcut olduğu anlaşılmakla, borçlu meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş sayılacağından şikayetin reddine karar verilmesi gerekeceği-
12. HD. 22.11.2023 T. E: 265, K: 7676