Borçlu vekilinin “borcun olmadığı ve talep edilen faizin de yasaya aykırı olduğu”na ilişkin itirazının “borca itiraz” sayılacağı, mutlaka duruşmalı olarak incelenmesi gerekeceği, şikayete ilişkin İİK,’nun 18. maddesinin uygulanarak tarafların katılmadığı duruşmada karar verilemeyeceği, ”dosyanın işlemden kaldırılmasına” karar verilmesi gerekeceği-
İcra mahkemelerinde görülen uyuşmazlıklarda –“istihkak davaları” hariç “maktuu” harca hükmedilmesi gerekeceği–
Hukuk davalarında olduğu gibi, icra takibinin taraflarının da taraf ehliyetine sahip olmalarının gerekeceği-
Duruşmalı inceleme yapılması yasa gereği zorunlu olmayan durumlarda, icra mahkemesince (tetkik merciince) duruşma yapılmasına lüzum görülmüşse, tarafların çağırıldığı halde duruşmaya gelmemeleri halinde, şikayetin sonuçlandırılması gerekeceği, HUMK. 409 (şimdi; HMK. 150) uyarınca «dosyanın işlemden kaldırılmasına» karar verilemeyeceği–
İcra mahkemesinin aksine hüküm bulunmayan hallerde duruşma yapılmasına gerek olup olmadığının takdir edileceği, duruşma yapılması uygun gördüğü takdirde ilgililerin en kısa zamanda duruşmaya çağrılarak gelmeseler bile gereken kararın verilebileceği, HUMK.’un 409. (yeni HMK’nun 150. maddesini) uygulayarak dosyayı önce işlemden kaldırıp daha sonra da “davanın açılmamış sayılmasına” karar veremeyeceği–
İcra mahkemesince uyuşmazlığın niteliğine göre, duruşma açılarak gerektiğinde bilirkişi mütalaası da alınarak ve keşifte yapılarak uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekeceği–
Davadan feragatın geniş, kapsamlı bir beyan olup HUMK’nun 95/I (yeni HMK.nun 311) maddesi gereğince, kati bir hükmün neticelerini doğurduğu–
Takip konusu çekin keşide tarihinde tahrifat yapılıp yapılmadığı ve paraf imzasının borçluya ait olup olmadığı hakkında bilirkişi incelemesi yaptırılmadan karar verilemeyeceği–