Muris muvazaası nedeniyle tapu iptali, olmadığı taktirde tenkis isteğine ilişkin davada bu isteklerin kademeli olarak aynı davada ileri sürülebileceği, davacının temyize konu davayı miras bırakanın külli halefi olarak değil, kendi miras hakkına dayanarak açtığı, fakat bu davayı ancak miras bırakanın ölümünden sonra açabileceği, bu sebeple 10 yıllık hak düşürücü sürenin burada uygulanmayacağı-
«Sözleşme tarihinde miras bırakanın özel bakıma muhtaç olma-ması»nın veya «sözleşmeden sonra çok kısa yaşaması»nın, mirasbırakan ile mirasçıları arasında yapılmış ölünceye kadar bakma sözleşmesinin muvaza kasdı ile yapılmış olduğunu -tek başına- göstermeyeceği -
«Muris muvazaası» sebebine dayalı iptal davalarının her zaman açılabileceği (Bu davalarda, «zamanaşımı» ya da «hak düşürücü» sürenin söz konusu olmadığı -
Bir kimsenin; mirasçısını miras hakkından yoksun etmek amacıyla, gerçekte bağışlamak istediği tapu sicilinde kayıtlı taşınmaz malı hakkında Tapu Sicil Memuru önünde iradesini satış doğrultusunda açıklamış olduğunun gerçekleşmiş bulunması halinde, saklı pay sahibi olsun ya da olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılarının, «görünürdeki satış sözleşmesinin Borçlar Kanununun 18.maddesine dayanarak muvazaalı olduğunu» ve «gizli bağış sözleşmesinin de şekil koşulundan yoksun bulunduğunu» ileri sürerek dava açabileceklerine ve bu dava hakkının geçerli sözleşmeler için söz konusu olan Medenî Kanunun 565. ve 669. maddelerinin sağladığı haklara etkili olmayacağı»na dair İçtihadı Birleştirme Kararı-
Miras bırakanın «saklı payı ortadan kaldırma kasdı», yemin teklifi ile kanıtlanabilir mi? (MK.565/4)-
Miras bırakan tarafından yapılan temlikin «saklı payı zedelemek amacı (kasdı) ile» yapılıp yapılmadığının tesbiti için önce «objektif delil»lere, bunların yeterli olmaması halinde ise «sübjektif delil»lere başvurulması gerekeceği -
Bağışlayanın serbestçe dönebileceği (kayıtsız şartsız rücu şartıyla yapılan) bağışlamaların, ne zaman yapılmış olursa olsun -ayrıca, saklı payı ihlal kasdı ile yapılıp yapılmadığı araştırılmaksızın- mutlak olarak tenkise tâbi olduğu (MK. 565/3) -
Tenkis davasında faiz istenmemişse, alacaklının faiz isteme hakkını saklı tutmuş olması halinde bile, bu dava ile faiz hakkındaki za-manaşımının kesilmiş olmayacağı -
Bankada miras bırakan ile davalı adına açılmış ortak hesaptaki paranın yarısının davalıya bağışlanmış sayılacağı -