Tazminat (faiz alacağı) miktarından bir miktar hakkaniyet indirimi yapılması- İndirim oranının ıslah dilekçesi ile talep edilen maddi tazminat tutarı üzerinden mi yoksa bilirkişi raporunda belirlenen toplam tazminat tutarı üzerinden mi yapılması gerektiği-Mahkemece, öncelikle zararın belirlenmesi ve daha sonra belirlenen tazminat miktarı üzerinden indirim yapılması gerektiği, zira hâkimin zararın gerçek miktarını göz önünde bulundurmak suretiyle tazminatı belirlemekte olduğu- Dosya kapsamında alınan bilirkişi ek raporuyla davacının yoksun kaldığı faiz alacağı belirlenmiş, fakat davacı dava değerini fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak suretiyle önceki tarihli dilekçesi ile ıslah etmiş olup davacının uğradığı zarar miktarı bilirkişi raporuyla belirlenen miktar olduğundan; tazminattan yapılacak indirimin de bu miktar üzerinden yapılması gerektiği-
Davalı şirketin taşıma esnasında kullandığı güzergah ve yolun ne kadarlık kısmını kullandığı hususu belirlenmek suretiyle, yolun bozulmasına etken olan diğer sebepler de dikkate alınarak karar verilmesi gerektiği-
Dosya kapsamından, mahkemenin 12.11.2013 tarihli ve 2012/646 Esas 2013/890 Karar sayılı kararına karşı davalı Karayolları Genel Müdürlüğü'nün temyiz isteminde bulunmadığı, davalı ............. vekilinin temyizi üzerine hükmün davalı ................... lehine Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesi'nin 2014/5240 Esas- 2014/6310 Karar sayılı 22.04.2014 tarihli kararı ile bozulduğu, davalı Karayolları Genel Müdürlüğü yönünden mahkemenin ilk kararında hükmedilen 15.615,00 TL yönünden davacı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu gözetilmeden bozma sonrası davalı Karayolları Genel Müdürlüğü yönünden 11.711,25 TL'ye hükmedilmesinin doğru olmadığı-
Kaza tarihinde yürürlükte bulunan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine uygun olarak ve plastik cerrahi uzmanının da bulunduğu yetkili sağlık kurulundan rapor alınıp (kararın davacı tarafından temyiz edilmediği göz önüne alındığında davalının usuli kazanılmış hakları da gözetilerek) sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Uyuşmazlığın, trafik kazası sonucu aracın kasko sigortasını yapan sigorta şirketi tarafından ödenen tazminatın yol kusuru nedeniyle davalı Karayolları Genel Müdürlüğü'nden rücuen tahsili talebine ilişkin olduğu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'ndan kaynaklanan tüm sorumluluk davalarının adli yargıda görülmesi gerektiği-
Bozma uyarınca İtiraz Hakem Heyetince bozmaya uygun olarak esas hakkında uyuşmazlığı sona erdirecek, infaza elverişli bir karar verilmesi gerekeceği, somut olayda; Daire bozmasından sonra İtiraz Hakem Heyeti tarafından bozma kararı doğrultusunda uyuşmazlığı sona erdirecek ve infaza elverişli yeni bir hüküm oluşturulması gerekirken ''davalının itirazının reddine" şeklinde karar verilmekle yetinilmiş olmasının usul ve yasaya uygun olmadığı-
Dava dilekçesi tebliğ edilmeyen, savunması alınmayan davalının tazminattan sorumlu tutulmasının hatalı olduğu, mahkemece yapılması gerekenin, davalıya dava dilekçesinin usulüne uygun şekilde tebliğ edilmesi, davacı kurumu zarara uğratan hayvanların kime ait olduğu hususunun açıklığa kavuşturulması, sonuçta davada husumet yöneltilecek pasif dava ehliyetine sahip ..............'ın belirlenerek, tahsilde tekerrüre neden olmayacak şekilde diğer davalılar ile birlikte tazminattan müştereken sorumluluğuna karar vermek olduğu-
Dairenin 30.03.2023 tarihli kararında sovtajın kimde kalacağı yönünden davacının açık beyanı alınarak, hurda çekme belgesi sunulup sunulmayacağı da değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilmiş olmasına, davacı vekilinin bozma kararında sonra dosyaya sunduğu beyan dilekçesi ile sovtajın davacıda kalması gerektiğini belirtmesine ve ayrıca ıslah taleplerini de buna göre yaparak sovtaj bedelinin çıkarılması ile kalan bakiye 125.000,00 TL üzerinden talepte bulunmalarına, bu şekilde sovtajın kendilerinde kalması yönünde iradelerini ortaya koymalarına rağmen, İtiraz Hakem Heyetince 125.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, aracın hurda hali ile sigorta şirketine bırakılmasına dair hüküm kurulması hatalı olup
Tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği-
Uyuşmazlık, davalıların haksız fiil nedeniyle oluşan kurum zararının tazmini tazmini talebine ilişkindir...