Kiralananın tahliye edildiğinin (kiracının kiralananı iade borcunu yerine getirdiğinin) kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılmasının yeterli olmadığı; anahtarın da kiralayana teslim edilmesi gerektiği- Kiracının bildirdiği tahliye tarihinin kiralayan tarafından kabul edilmemesi; başka bir ifadeyle, tahliye tarihinin taraflar arasında çekişmeli olması halinde; kiralananın fiilen boşaltıldığını ve anahtarın teslim edildiğini, böylece kira ilişkisinin kendisince ileri sürülen tarihte hukuken sona erdirildiğini kanıtlama yükümlülüğünün, kiracıya ait olduğu- Mahkemece, emanet tutanağının, kiraya verene tebliğ edildiği tarih tespit edilerek, kiracının bu tarihe kadar olan kira alacağından sorumlu olacağı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde anahtarın kiraya veren tarafından noterden teslim alındığı 14/02/2017 tarihinin tahliye tarihi olarak kabulünün doğru görülmediği- Dava konusu edilmeyen söz konusu talebin ıslah dilekçesiyle eklenmesinin mümkün olmadığı gözetilmeden makul süre kira alacağının hüküm altına alınmış olmasının, usul ve kanuna aykırı olduğu- Kiracının sözleşme sınırları içinde kiralanandan yararlanması sonucu meydana gelen yıpranma ve bozulmalardan sorumlu olmadığı- Kullanma sonucunda oluşan hasar bedelinden gerekirse kullanım süresiyle orantılı yıpranma bedeli de düşülerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece; eski hale getirme ve hor kullanım tazminatı istemleri yönünden kullanım süresiyle orantılı yıpranma payının düşülüp düşülmediğinin gerekirse yeniden bilirkişi raporu alınarak belirlenmesi, düşülmediğinin tespiti halinde davalının 01/01/2008- 07/07/2011 tarihleri arasındaki kiracılığı gözönünde bulundurularak yenilenen parçaların başlangıçtaki durumlarına göre yıpranma paylarının kullanım süresiyle orantılı düşülmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde karar verilmiş olmasının doğru olmadığı-
Süresinde iade edilmeyen cihazların bedelinin cezai şart olarak talebinin, 'çoğun içinde az da vardır' kuralı gereğince, bu cihazların kullanım bedelini de kapsayacağı-
Kira süreci boyunca sözleşmenin amacına uygun hareket etmiş olmak kaydıyla, kiracının olağan kullanımın getirdiği yıpranma ve eskimelerden sorumlu tutulamayacağı- Delil tespit raporunda belirlenen eskime/hasar/yıpranma olguları üzerinden hareket edilerek yapılacak bir bilirkişi incelemesiyle, bunlardan hangilerinin olağan kullanımın dışında, hor kullanıma bağlı ortaya çıktığının, taraf itirazlarını karşılar ve denetime elverişli şekilde tespit edilmesi ve taraflar arasındaki sözleşmeye göre davalının sorumluluğunu gerektiren zararın, yıpranma payı da göz önünde bulundurularak takdir ve tayini gerektiği- "Yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasının gerekmediği, tespit raporu çerçevesinde davalının sorumluluğuna hükmedilmesi gerektiğine" ilişkin görüşün HGK çoğunluğu tarafından benimsenmediği-
TBK'ya göre; kiracının, kiralananı tam bir özenle kullanmak ve sözleşme sonunda aldığı hali ile kiralayana teslim etmekle yükümlü olduğu, ancak kiracının sözleşmeye uygun olağan kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp, münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumlu olacağı, davalının kiralananı kullandığı süre ve kullanma amacı gözetildiğinde; olağan kullanımdan kaynaklanan yıpranma ve eskimelerin kaçınılmaz olduğu, o halde; hor kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasar belirlenirken, her bir kira sözleşmesi ve kiralananın cinsi ve durumu ayrı ayrı değerlendirilerek, yine her bir kiralananın kullanım süresi, her bir kira sözleşmesine göre ayrı ayrı hesaplanarak, kullanım süresi ile orantılı olarak yıpranma payının hesap edilip alacaktan düşülmesi gerektiği; gerçek zararın bu şekilde tespit edilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, kira sözleşmelerinin yıl ortalamasının alınması suretiyle hatalı hesaplama yapılan bilirkişi raporuna dayalı olarak karar verilmesinin doğru görülmeyip bozmayı gerektirdiği-
Kira sözleşmesinin süresi sona ermeden kiralananı tahliye eden davacı, tahliye tarihinden sözleşme sonuna kadar olan süre oranında faydalı ve zaruri masrafların imalat tarihi itibarı ile saptanan bedellerini isteyebileceğinden mahkemece, kiracı tarafından yapılan imalatların nelerden ibaret olduğu ayrıntılı ve tereddüte yer vermeyecek şekilde tek tek tespit edilerek, hangisinin zorunlu ve faydalı masraflar, hangilerinin lüks masraflar olduğunun belirlenmesi, imalatların imal tarihleri itibariyle değerleri, yıpranma durumları, sabit nitelikte olup olmadıkları ayrıntılı olarak konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi kurulundan alınacak rapor ile belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği- Kira sözleşmesinde, kiracının kiralanana yapacağı masrafları talep edemeyeceği düzenlenmiş ise de söz konusu hükmün kiralananın sözleşme süresini sonunda tahliye edilmesi halinde geçerli olacağı-
Normal kullanımdan kaynaklı yıpranmalar dışında eski hale getirme bedellerinin belirlenmesi ve belirlenen bu tadilatların ne kadar sürede tamir edileceği belirlenerek eski hale getirme bedeli ve tadilat süresi kadar kira kaybı alacağına hükmedilmesi gerektiği-
Mahkemece alınan bilirkişi raporlarında hor kullanım olağan kullanım ayrımının her bir kalem hasar için ayrı ayrı yapılmadığı ,rayiç birim fiyatların tahliye tarihi itibariyle esas alınmadığı ve kullanım süresiyle orantılı yıpranma payının düşülmediği görüldüğünden denetime elverişli bilirkişi raporu alınması gerektiği-
Davalının sunduğu sözleşmede kiracı olarak gösterilen şirketin herhangi bir tüzel kişiliğinin bulunduğu anlaşılamadığından ve bu tarihten sonra yapılan ve davaya dayanak olan sözleşme ise kiracı tarafından herhangi bir kayıt ileri sürülmeden imzalandığından kiracının imzalayan şahıs olduğunun kabulü gerektiği ve davanın imzalayan şahıs aleyhine açılmasında bir usulsüzlük bulunmadığı-
Bilirkişi raporunda, eski hale getirme ve hor kullanma nedeni ile oluşan zarar bedeli olarak hesaplanan miktara tamir süresince doğan kira kaybının dahil olmadığı görülmüş olup, belirlenen tamir süresince hesaplanacak kira kaybına da hükmedilmesi gerektiği-