Çekişme konusu taşınmazın bir bölümünün davacılar tarafından kullanıldığının, keşif yerinde dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanları ile sabit olduğu, bu nedenle bu parsel yönünden intifadan men olgusunun gerçekleşmediği-
Dava konusu taşınmazın satıldığı ve ihtarnamenin davalıya keşide edildiği halde taşınmazı boşaltmayan davalının iyi niyetli olmadığı, bu nedenle ecrimisilden sorumlu tutulması gerektiği-
Ecrimisil davalarında, davalının haksız ve kötüniyetli kullanımı nedeniyle usulüne uygun şekilde belirlenecek ecrimisilin hüküm altına alınması gerekeceği-
Mahkemece,davacının hukuki dinlenilme hakkı dikkate alınarak usulüne uygun tebligat yapıldığı halde gelmeyen davacı tanığının 6100 sayılı HMK.nun 245. maddesi uyarınca zorla getirilerek dinlenmesi ve davacı vekiline diğer tanığın aynı Kanunu'nun 240/3. maddesi uyarınca yeni adresini bildirmesi için süre verilmesi, tarafların delil listesinde dayandıkları Maçka Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/352 Esas sayılı ortaklığın giderilmesi dosyası ile 12.09.2011 keşide tarihli ihtarın da getirtilerek dikkate alınması ve değerlendirilmesi hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Dava konusu taşınmazların tarla vasfı ile gelir getiren taşınmazlardan olduğu ve bu sebeple intifadan men koşulunun aranmayacağının kabul edilmesi gerekeceği-
Çekişmeli kısımdaki imalatların sonradan davalı tarafından yapıldığı ve taşınmazın boş arsa vasfında olduğu gözetilmek suretiyle ecrimisil isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
İ.lı işleme dayalı olan dinlenilirliği kabul edilen iddiaların ispatının, şekle bağlı olmayan yazılı delil olduğu, inanç sözleşmesi olarak adlandırılan bu belgenin sözleşmeye taraf olanların imzasını içermesinin gerekli olduğu-
Çekişme konusu taşınmaz ile ilgili olarak yapılan keşif sonucunda dosyaya ibraz edilen ziraat bilirkişisi raporunda, taşınmazın 4 yıllık ecrimisil bedel miktarının saptandığı, mahkemece bu değer esas alınarak fazlaya ilişkin haklar yönünden ecrimisile hükmedilmesi gerekeceği-
Davalı tarafın faydalı ve zorunlu masraflardan kaynaklanan bir alacağı varsa iyi veya kötü niyetli olup olmamasına göre TMK’nın 994 ve 995. maddeleri uyarınca bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde; bozma doğrultusunda işlem ifa edilmeksizin hüküm kurulmuş olmasının isabetsiz olduğu, bu nedenle bozma kararı gereklerinin yerine getirileceği ve dava konusu daire ile ilgili olarak davacı tanıklarının dinleneceği ve alınan beyanları ile karşısında davalı tanık beyanlarının değerlendirileceği, muhtarlıktan dava konusu taşınmaza ilişkin bildirimler sorularak alınacak cevaba göre bir karar verilmesi gerekeceği-