Kiracının kira borcunu ödemede geciktiği halde kiraya veren aynı takipte hem ödenmeyen kira bedellerini, hem de borçlunun temerrüt nedeniyle tahliyesini talep edebileceği, TBK’nın 314 ve 315. maddelerinde kira bedeli veya yan gideri ödeme borcunu ifa etmeyen kiracının temerrüdü düzenlenmiş (Sadece kira borcunu değil yan gideri de ödemeyen kiracının temerrüdü sebebiyle kiralayan alacaklı akdin feshini isteyebilir) olup kiralayan alacaklının, sadece kira borcunu değil yan gideri ödemeyen kiracının temerrüdü sebebiyle akdin feshini isteyebileceği, buna göre takip konusu, kira bedeli dışında, kiradan kaynaklı yan giderlere ilişkin olduğundan sadece yan giderlere ilişkin alacakların ödenmemesi durumunda da örnek 13. Adi kira ve hasılat kiralarına ilişkin ilamsız takip yapılabileceğinden, istemin reddi yönünde hüküm kurulması gerekeceği-
Takibe konu kira sözleşmesinde "elektrik ve su bedellerinin ödenmemesi durumunun da tahliye nedeni” olduğu düzenlenmiş olup, 30 günlük ödeme süresi içinde sadece kira alacağının yatırılması (ortak gider katılım payı alacağı, elektrik alt yapı servis ve hizmet bedeli alacağı, su kullanım bedeli alacağı, elektrik tüketim yansıtma bedeli alacağından oluşan) yan giderlerin ise ödenmemiş olması karşısında temerrüt olgusu gerçekleştiğinden tahliye isteminin kabulüne karar verilmesi gerektiği- "İİK m. 269/a uyarınca asıl kira borcunun tamamını 30 günlük temerrüt süresi içinde yatırılmasının temerrüde engel olacağı, (su kullanım bedeli, elektrik tüketim yansıtma bedeli vs.) yan giderlerin ödenmemesi durumunda temerrüt nedeniyle tahliye istenemeyeceği" şeklindeki karşı oyun kabul edilmediği-
Kiracının kira borcunu ödemede geciktiği halde, kiraya veren aynı takipte hem ödenmeyen kira bedellerini hem de borçlunun temerrüt nedeniyle tahliyesini talep edebileceği-Kira bedeli veya yan gideri ödeme borcunu ifa etmeyen kiracının temerrüdünün düzenlenmiş olduğu, kiralayan alacaklı; sadece kira borcunu değil yan gideri ödemeyen kiracının temerrüdü sebebiyle akdin feshine isteyebileceği-
Ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal otuz günlük ödeme süresi dolmadan borçlunun temerrüde düştüğünden söz edilemeyeceği-
Temerrüt nedeniyle tahliye davası açma koşullarının bulunması durumunda bile Mahkeme kararı ile tahliye ilamı alınmadığı sürece akdin sona erdiğinden söz edilemeyeceği-
Kira ve cezai şart alacakları istemi- Tarafların tacir olduğu, her ne kadar sözleşmelerde "(iflasın ertelenmesi süreci nedeniyle) kayyım onayı olması gerektiği, sözleşmenin ve cezai şartın geçersiz olduğu" ileri sürülmüş ise de, araçların davalı tarafından kullanılıp kira bedellerinin ödenmesiyle onanmış olan sözleşmenin geçersizliğinin ileri sürülemeyeceği, bilirkişi raporuyla kira borcunun ve kira borcu ödemelerindeki gecikmelerin tespit edildiği, sözleşme uyarınca cezai şart koşullarının gerçekleştiği-
Temerrüt sebebiyle tahliye davasının, alacağa bağlı olarak açılan bir dava olduğu- Satımdan sonra alacağın yeni malike temlik edilmediği bu nedenle alacak yönünden davaya devam edileceği- Dolayısıyla davanın açılmasından sonra kiralananın satılmasıyla önceki malikin kiraya veren sıfatı kalmadığından tahliye isteminin reddi gerektiği, yeni malik yönünden kiralananın tahliyesine ilişkin verilen kararın usul ve kanuna aykırı olduğu-
Temerrüt sebebiyle tahliye davasının alacağa bağlı olarak açılan bir dava olduğu- Satımdan sonra alacak yeni malike temlik edilmediğinden yeni malik yönünden, Davanın açılmasından sonra kiralananın satılmasıyla kiraya veren sıfatı kalmadığından önceki malik yönünden tahliye isteminin reddi gerektiği-
Uyuşmazlık, kiracılık ilişkisine vaki müdahalenin giderilmesi istemine ilişkindir...
Alacaklı tarafından kiracı borçlular aleyhine başlatılan haciz ve tahliye talepli ilâmsız icra takibinde, ödeme emrinin borçlu şirkete tebliğ edilemeden borçlu şirket tarafından öğrenilmesi üzerine vekil aracılığıyla takibe itiraz edilmesi durumunda, borçlu şirkete ödeme emri usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinden ödeme ve itiraz sürelerinin işleyip işlemeyeceği ve bu durumda alacaklının  tahliye istemi ile birlikte itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerektiği- "Borçlu şirketin, hakkında yapılan icra takibini haricen öğrenip vekili vasıtasıyla süresinde takibe itiraz ettiği, haricen öğrenme ile yapılan itiraza hukuki sonuç bağlanması gerektiği" görüşünün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-