İİK. 40 gereğince, ilamın bozulmasının icra işlemlerini olduğu yerde durduracağı; ilamın takip tarihinden önce bozulmuş olması halinde ise, takip konusu yapılamayacağı–
‘Kesinleşmiş kamulaştırma bedellerinin ödenmemesi halinde’ 17.10.2001 tarihinden itibaren ‘kamu alacaklıları için öngörülen en yüksek faiz’in uygulanması gerekeceği (Anayasa mad. 46/son)–
“Taşınmazın bir kısmının tapu kaydının iptaliyle, dere vasfı ile tapu kaydının terkini” yönündeki hükmün, yasadan kaynaklanan ve tazminat verilmesine ilişkin kararın sonucu olup, taşınmazın aynının ihtilaflı olduğunu göstermeyeceği ve bu durumda ilamın infazı için kesinleşmesine gerek olmadığı-
Henüz ilam niteliğini kazanmamış olan ‘ara kararı’na dayalı olarak borçluya ‘icra emri’ gönderilmiş olması halinde, icra mahkemesince ‘takibin iptaline’ karar verilmesi gerekeceği–
İlamdaki vekalet ücretinin vekil ile asil arasındaki iç ilişkiyi ilgilendirdiği, vekilin ancak alacaklı asil adına vekalet ücretini borçludan isteyebileceği–
Takip dayanağı ‘ilam’da hükmedilen alacağın (tedbir nafakasının, inkar tazminatının, maddi/manevi tazminatın, birikmiş nafaka farklarının vs.) ya da ‘ara kararı’ ile hükmedilen birikmiş nafaka alacağının faizinin ne zaman başlayacağının belirtilmemiş olması –yani; ‘faizin başlangıcı’ hakkında ilamda bir hüküm bulunmaması halinde, karar tarihinden itibaren faiz istenebileceği; ancak hükmün infazı için kesinleşme gereken hallerde faizin, ilamın kesinleşme tarihinden itibaren işlemeye başlayacağı–