Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan birinin veya birkaçının diğer paydaşlara karşı açabileceği ve HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması gerektiği- Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerektiği- 
Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmenin ve ona satış bedelinden pay vermenin mümkün olmadığı-
Çankaya Tapu Müdürlüğü tarafından tapu kaydı ve ekli belgeler gönderilmek suretiyle M.D. hissesinde hata olduğu, maliklerin muvafakatı için tebligat yapıldığı ve tapu kaydında dava konusu taşınmazın beyanlar hanesinde hisse hatası olduğunun belirtildiği- Bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere imar uygulaması ile oluşan dava konusu taşınmazın tapu kaydında pay ve payda oranı birbirini tutmadığından, bu uyuşmazlıkların çözümünden sonra dava konusu taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi gerektiği- 
Hüküm sonucunda satışın genel açık arttırma suretiyle yapılmasına karar verilmesi gerekirken nasıl yapılacağının belirtilmediği, ayrıca Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereğince Hazine harçtan muaf olduğu halde harçla yükümlü tutulmasının da doğru olmadığı, ancak, bu hususların kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği-
Ortaklığın giderilmesi istemine ilişkin açılan davanın mirastan doğan bir dava olmadığı- HMK. mad. 12 gereğince taşınmazın aynından doğan davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili ise de bu davalar birden fazla taşınmaza ilişkinse taşınmazlardan birinin bulunduğu yerde, diğerleri hakkında da açılabileceği- 
Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK'nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmesi gerekeceği, mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekeceği-
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan birinin veya birkaçının diğer paydaşlara karşı açabileceği ve HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması gerektiği- Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerektiği-
Dava konusu karar incelendiğinde kararın gerekçe kısmındaki dava konusu taşınmazlar ve davanın tarafları ile hüküm kısmındaki dava konusu taşınmazlar ve davanın taraflarının birbirinden farklı olduğunun anlaşıldığı, 10.4.1992 tarihli ve 1991/7-1992/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararında kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunmasının bozma nedeni oluşturacağı, bozmadan sonra mahkemenin önceki kısa kararla bağlı olmasızın çelişkiyi kaldırmak kaydı ile vicdani kanaatine göre karar verebileceğinin öngörüldüğü-