Duruşmaya çağrı kağıdının ya da mahkeme kararının sanığın terk ettiği ileri sürülen adresine Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre tebliğ edilemeyeceği-
Yargılamanın yenilenmesine dair verilen karara karşı itirazın, ilk mahkumiyet hükmü veren hakimce incelenemeyeceği-
İcra mahkemesince duruşma açılarak yargılama yapılması gerekmekte olup, mahkemece 30.03.2011 tarihine duruşma günü verildiği halde, duruşma günü beklenmeden yazılı şekilde karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Şikâyetçi vekilinin 31.12.2007 tarihli duruşma için verdiği mazeret dilekçesinin 26.12.2007 tarihinde hâkim tarafından dosyasına havale edilmesine karşın, mazeretin kabulü veya reddi konusunda bir karar verilmeden yargılamaya devamla davanın düşürülmesine karar verilemeyeceği-
Mazereti içeren dilekçe hâkim havalesi ile dosya içerine konulmasına ve duruşma tutanağına da yazılmasına rağmen, mazeretin kabulü ya da reddi yönünde bir karar alınmadan ve müştekinin yokluğunda karar verilemeyeceği de gözetilmeden, yargılamaya devamla sanığın beraatine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
5237 sayılı Türk Ceza Kanununda içtima hükümleri bulunmadığından, hapis cezasından çevrilen adli para cezası ile gün karşılığı verilen adli para cezasının toplanmasının isabetsiz olduğu-
Duruşma davetiyesinin vekaletnamede gösterilen adresten başka bir adrese gönderildiğinin ve bunun da bila tebliğ edildiğinin anlaşılması karşısında, müşteki vekilinin duruşma gününden haberdar edilmediğinin kabulü gerekeceği-
Duruşma tutanağının aksinin, ancak aynı kuvvetteki bir başka delil ile ispatlanmasının gerekeceği-
İcra suçlarının yargılama usulü 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 349 uncu maddesinde düzenlenmiş olup, özel muhakeme usulüne tabidir. Şikâyet dilekçesinin Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığına verildiği ve bu yer Cumhuriyet Başsavcılığınca dilekçenin görevli ve yetkili İstanbul İcra Mahkemesine gönderildiği dikkate alındığında, öncelikle ilgilinin mercide hata nedeniyle hak kaybına neden olunmaması için tebligat masrafı ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanmak suretiyle müşteki vekiline davayı takip imkânı tanınmadan, masraf verilmediği gerekçesiyle duruşma açılmadan, tensiple müştekinin şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-