Önalım hakkının kullanılmasında davacının dayandığı pay elbirliği mülkiyetine konu ise tüm ortakların birlikte dava açması veya birinin açtığı davaya diğerlerinin muvafakat etmesi gerekeceği, çünkü bu gibi hallerde 11.10.1982 tarihli ve 3/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın tereke adına açıldığının kabulü gerekeceği, ortakların tümünün muvafakati sağlanamazsa Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi hükmü uyarınca murisin terekesine görevli mahkemede temsilci atanması için davacıya süre verileceği-
Elbirliği mülkiyetinde tasarrufi işlemlerde oybirliği aranmakta yani tüm mirasçıların katılımıyla tasarrufi işlemlerin yapılabildiği-
Vakfiye kapsamındaki her taşınmazın coğrafi konumu ve hukuki durumu ayrı olacağından, bu taşınmazların kadim köy, kasaba ya da şehir içindeki mülk topraklar içinde olup olmadığının keşfen incelenmesi, taşınmazın konumunun düzenlenecek paftada kadim köy ve kasaba ya da şehirlere göre haritasında işaret edilmesi, vakfın niteliği hakkında bu belirlemeden sonra görüş bildirilmesinin zorunlu olduğu- Vakıf türünün belirlenmesi ve belirlenen vakıf türüne göre çekişmeli taşınmazda vakfın bir hakkının kalıp kalmadığının, taviz bedeli ödenip ödenmeyeceğinin vakıf şerhinin doğrudan kaldırılması gerekip gerekmediğinin hiçbir kuşkuya yer bırakmadan saptanması gerektiğinden, vakıflara ait tapu kaydı ilk tesisinden itibaren getirtilerek, vakıf durumunu gösterir kayıtlar ve dayanılan diğer belgeler merciinden istenmesi, Vakıflar Genel Müdürlüğünden kayda işaret edilmiş vakfın türü hakkında bilgi alınması ve HMK. mad. 266 uyarınca bilirkişiler kurulu görüşüne başvurularak sonucuna uygun bir hüküm kurulması gerektiği-  Araştırma sonucu kayıtlardaki vakıf şerhinin terkini gerektiği kanısına varıldığı takdirde, her bir parsel numarası ve maliki ayrı ayrı yazılarak, davacıların murislerinin ve davacıların müşterek payına hasren infaza elverişli şekilde HMK. mad. 297/2 gereğince hüküm kurulması gerektiği-
Miras bırakanların ölüm tarihine göre terekesinin elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olduğu, elbirliği mülkiyetinde TMK'nın 640. ve 702. maddeleri uyarınca tüm mirasçıların birlikte dava açmaları, terekeye temsilci atanması ya da diğer mirasçıların davaya dahil edilmesi suretiyle davaya devam olunması gerekeceği-
Hukuki ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin davada, davaya katılmayan ortak mirasçıların olurunun alınması ya da miras şirketine TMK'nin 640. maddesi uyarınca atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerekeceği-
Mirasçılar arasında da zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan bir davayı birlikte açmaları veya birinin açtığı davaya diğerlerinin onay vermesi gerektiği- İpoteğin kaldırılması isteğine ilişkin açılan davada, taşınmazında ipotek tesis edilen E.H. yargılama sırasında vefat etmiş, mirasçıların miras nedeniyle zorunlu dava arkadaşı haline geldiği- Mirasçılarından G.H. 17.09.2014 günlü duruşmada davayı takip etmeyeceğini imzalı beyanı ile belirttiği, HMK. mad. 60 uyarınca zorunlu dava arkadaşları ancak birlikte dava açabileceklerinden mirasçı G. de davayı takip etmek istemediğini belirttiğinden E.H. terekesine TMK. mad. 640 gereğince temsilci atanması gerektiğinde, terekeye temsilci atanması için davacıya süre verilerek dava şartı olan taraf teşkili sağlandıktan sonra yargılamaya devam edilmesi gerektiği- 
İnşaî dava niteliğini taşıyan zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil davasında, elbirliği (iştirak) halinde mülkiyet söz konusu olduğunda; davaya katılmayan ortakların olurlarının alınması ya da miras şirketine atanacak temsilci aracılığıyla davanın sürdürülmesi; bu yolla davanın görülebilirlik koşulu yerine getirtildikten sonra esası hakkında hüküm kurulması gerekeceği- Çekişmeli taşınmaz orman niteliği ile ... adına tapuda kayıtlı olup, bu tapu kaydının iptali istendiğine göre, kanun gereği, tapu kaydı iptali davalarının tapu maliki aleyhine açılması gerektiği, bu bağlamda ...nin de davaya dahil edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra, tarafların delilleri toplanıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve elatmanın önlenmesi gibi davalar dışında ehliyetsizlik, vekâlet görevinin kötüye kullanılması vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçıların muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği-
Terekeye dair bir alacak hakkı miras ortaklığına dahil bir alacak olup, alacağın tahsili için açılan davada; tüm mirasçıların birlikte hareket etmesi gerekli ise de; oybirliği sağlanamadığı takdirde, TMK. mad. 640/3 gereğince, terekeye temsilci tayini sonucu, tereke temsilcisinin davayı yürütmesinin olanaklı olduğu, mahkemece, davayı takip etmek isteyen mirasçılara diğer mirasçıların muvafakatını (olurlarını) alması için süre verilmesi, bu mümkün olmadığı takdirde terekeye temsilci tayin ettirmek üzere HMK mad. 165/2. gereğince kendilerine süre ve imkan verilmesi gerekeceği-
Tescil davası ile pay iktisabı da bir nevi satış olup mahkeme ilamının satışın yerini aldığı- Tescile ilişkin kararın TMK. mad. 705 gereğince tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasıyla aleniyet kazanacağı dikkate alınıp mahkemece taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi, tarafların delilleri toplanarak davalının rızai taksim savunması keşfen incelenerek taşınmazda fiili taksim bulunmadığı takdirde davacıya çekişme konusu payın dava tarihindeki bedeli ile tapu harç ve masraflarından oluşan önalım bedelini depo etmesi için uygun bir süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-