Maddi olgunun tespitine ilişkin ceza mahkemesi kararı hukuk hakimini bağlayıcı nitelikte olduğundan ceza mahkemesinde bir maddi olayın varlığı ya da yokluğu konusunda kesinleşmiş kabule rağmen, aynı konunun hukuk mahkemesinde yeniden tartışılmasının olanaklı olmadığı-
Ankara .... İş Mahkemesinin ........2011/753 E. sayılı dosyasında verilecek kararın eldeki davayı etkileyecek nitelikte olması nedeni ile anılan dava dosyasının kesinleşmesi beklenerek sonucuna göre bir karar vermek gerekeceği-
Hakimin talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği- Mutlak butlan sebebi ile açılmış bir dava bulunmadığı halde talepten farklı olarak Türk Medeni Kanununun 145/3. maddesi uyarınca evliliğin iptaline karar verilmesinin doğru olmadığı- Taraflarca temyiz edilmemiş olsa bile, yasaya açık aykırılık bulunması hallerinde hükmün bozulmasının mümkün olduğu-
Davacının kıdem ve ihbar tazminatı talebi açısından maddi olgunun açıklığa kavuşması için feshe konu eylemlerle ilgili ceza davasının bekletici mesele yapılması gerektiği- Fazla çalışma ücreti alacağı yönünden; davacının iş yerinde işletme müdürü olarak çalıştığı, ücretinin buna göre belirlendiği, yaptığı işin niteliğine göre üst düzey yönetici olduğu, çalışma saatlerini, mesai düzenini kendisinin ayarlayabildiği delil durumundan anlaşıldığından, fazla mesai ücreti talebinin reddi gerektiği- Davacı tanıklarının anlatımlarının birbiri ile çelişkili olduğu, dosyadaki diğer bilgi ve belgelere göre de davacının hafta tatillerinde çalıştığının tespit edilemediği anlaşılmakla, davacının hafta tatillerinde çalıştığı ispatlanamadığından reddine karar verilmesi gerektiği-
Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK'nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmesi gerekeceği, mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekeceği-
Kira sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin davada, "kira bedelinin uyarlanması ve önceden mevcut olan şartların kiracı aleyhine değişmesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini" amacıyla açılan ve "reddine karar verilen" davanın kesinleşmesinin bekletici mesele yapılması gerektiği-
Mahkemece; davalının kısıtlanması için açılan davanın tasarrufun iptali davası açısından bekletici mesele yapılarak, hasıl olacak sonuca göre taraf teşkili sağlandıktan sonra karar verilmesi gerekeceği-
Şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel(istenebilir) hale gelmesi gerektiği, bunun da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşeceği- Mal rejiminin sona ermesi, mal rejiminin tasfiyesiyle katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı davalarının görülebilirlik ön koşulu olduğu- Mal rejimini sona erdiren boşanma davasının derdest olduğunun anlaşılması durumunda usul ekonomisi gereğince (HMK. mad. 30) bekletici mesele yapılması gerektiği- Tasfiye davasında, mal rejiminin sona ermemiş ve sona erdirecek davanın da henüz açılmamış olduğunun anlaşılması durumunda davanın görülebilirlik ön koşul yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği- UYAP'tan yapılan incelemeye göre, taraflar arasındaki ... 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin ... sayılı boşanma dava dosyasında ... tarihinde karar verildiği, kararın Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin onama kararı üzerine ... tarihinde kesinleştiğinden, yargılamaya kalındığı yerden devam ederek, iddia ve savunma çerçevesinde taraf delilleri toplanarak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Hukuk mahkemesinde, görülen bir davanın incelenmesi ve sonuçlandırılması, başka bir mahkemenin görevi içindeki bir hususun çözümüne bağlı ise; o hususun görüldüğü davanın sonuçlanmasını, kendisi için bekletici sorun yapabileceği-
Muvazaaya dayalı (TBK. mad. 19) davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek bulunmadığı, davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek, İİK. mad. 283/1 kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacıya haciz ve satış isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekeceği- TBK. mad. 19 gereğince muvazaa hukuksal sebebine dayalı temlik işleminin iptali istemine ilişkin davanın mahkemece İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilmesinin ve "aciz belgesi sunulmadığı" gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinin hatalı olduğu- Davacı tarafından davalı borçlu muris hakkında yapılan takip dosyalarındaki alacakla ilgili olarak açılan ceza davasının kesinleşmesi beklenip davacının alacaklı olup olmadığı ve alacak miktarı belirlenerek dava konusu satış işleminin TBK. mad 19 gereğince iptale tabi olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiği- Aynı hukuki sebebe dayalı olarak reddedilen davada kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına tek vekalet ücreti takdiri gerektiği-