Kamu düzenine ilişkin yetki kuralının, işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya İş Kanununa dayanan alacak ve hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarına da uygulanacağı- 5510 sayılı Kanunun 101 ve 5521 sayılı Kanunun 15. maddesi gereğince, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun yetkiyi düzenleyen hükümlerinin somut olaya uygulanması gerektiği, somut olayda, davacı tarafından Sivas İş Mahkemesine dava açılmış olup, davalının süresinde verdiği cevap dilekçesinde usulüne uygun şekilde bir yetki itirazında bulunulduğu, yetkili mahkemenin...Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu belirttiği, ancak Mahkemece yetki itirazı hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği, aslen davalının ikametgâhının da Sulusaray ilçesinde olduğu anlaşılmakta olup, mahkemece yetkisizlik iddiası hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
İlk itiraz niteliğindeki yetki itirazının iki haftalık cevap dilekçesi süresinde ileri sürülmesi gerektiği-
Mahkemece, borçlunun yetki itirazının incelenerek kabul edilmesi halinde HMK'nun 19/3 maddesi gözetilmek suretiyle ve de taleple bağlı kalınarak ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği yer icra müdürlüğünün yetkili olduğuna karar verilmesi gerekeceği-
Haksız fiile ilişkin davalardaki yetkinin kesin yetki olmadığı, seçimlik yetki olduğu- Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacının bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahip olduğu-
Haksız fiil nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin davada, iki haftalık yetki itirazı süresinin geçirilmesi sebebiyle mahkemenin yetkili geldiği-
İcra takibine Şanlıurfa ......İcra Müdürlüğü'nde başlandığı, borçlular vekilinin icra mahkemesine verdiği dilekçede, bütün borçlular yönünden ortak ve genel yetkili icra müdürlüğünün çekin keşide edildiği, aynı zamanda muhatap bankanın bulunduğu yer olan İstanbul İcra Dairelerinin yetkili olduğu, bunun yanında ve terditli olarak borçluların adresi itibariyle Küçükçekmece İcra Dairelerinin yetkili olduğunun ileri sürüldüğü, bu durumda borçlular birden fazla yerin yetkili olduğunu ileri sürerek yetkili icra dairelerinden hangisini seçtiğini belirtmediğinden HMK'nun 19/2. maddesine uygun bir yetki itirazından söz edilemeyeceği-
Kesin yetki kuralı söz konusu olmayan davalarda, mahkemenin yetki itirazı bulunmayan davalılar hakkında re'sen yetkisizlik kararı vermesinin mümkün olmadığı-
Uyuşmazlık kira sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup kamu düzenine ilişkin kesin bir yetki kuralı olmadığına ve usulüne uygun yetki itirazında da bulunulmadığına göre, mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemeyeceği-
Davacı ile davalı arasında imzalanan mal alım-satım ve yatırım destek sözleşmesinde HMK.'nun 17. maddesi gereğince yer alan yetki şartının munhasır yetki şartı olup kesin yetki şartı olmadığı- İtirazın iptali davasında yetki şartı ileri sürülmediği halde münhasır yetki şartının kesin yetki şartı olarak değerlendirilerek yazılı karar verilmesinin doğru olmadığı-
İcra takibi A. 3. İcra Müdürlüğü'nde başlatılmış, muteriz borçlu vekilinin icra mahkemesine verdiği dilekçede, Muğla veya Çatalca İcra Dairelerinin yetkili olduğunu ileri sürdüğünün görüldüğü, bu durumda, her ne kadar bononun tanzim yeri ve borçlunun ikametgah adresi olduğu anlaşılan Çatalca İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu kabul edilebilir ise de; borçlunun itiraz dilekçesinde yetkili yeri HMK'nun 19/2. maddesi uyarınca usulüne uygun olarak göstermemiş olması sebebi ile itirazının dikkate alınamayacağı-