Mahkemece; feshi istenen ihalenin, TMK’nun 684. maddesinin kamu düzenine ilişkin emredici hükümlerine aykırı olarak gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği hususu re’sen nazara alınarak mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle ihalesi yapılan taşınmazda bulunan makine ve tesisatların mütemmim cüz niteliğinde olup olmadığının tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Şikayetçi borçlu vekilinin mahkemece mazeretlerin değerlendirilerek kabul edilmediği, ön inceleme aşamasının tamamlanmasının ardından tahkikat duruşmasına geçildiği ve İİK. 134/2'de yer alan 'taraflar gelmeseler bile icap eden karar verir' hükmüne istinaden işin esası incelenerek şikayetin reddine karar verildiği anlaşıldığından, usul ve yasaya uygun icra mahkemesi kararının onanması gerektiği-
İhalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkemenin davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum edeceği, Yasa'nın bu hükmünün emredici nitelikte olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanması gerekeceği, Hukuk Genel Kurulu'nun 06.10.2004 tarih ve 2004/1-433 esas sayılı kararında da benimsendiği üzere kamu düzenine aykırılıkta aleyhe bozma ilkesi nazara alınamayacağından, mahkemece ihalenin feshi istemi reddedilen davacı aleyhine para cezasına hükmedilmesi gerekeceği-
Tutuklu olan borçluya bir temsilci tayin etmesi için süre verilerek sonucuna göre tebliğ işlemleri gerçekleştirilmek suretiyle takibe devam edilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek yapılan ödeme emri ve kıymet takdir raporuna ilişkin tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğu; usulsüz tebliğ işlemlerinden sonra icra müdürlüğünce İİK. mad. 54 uyarınca, borçluya muhtıra tebliğ edilerek kanuni gereklilik yerine getirilmiş ve bundan sonra borçluya ikinci kez tebliğe çıkarılan ödeme emri ve kıymet takdir raporu usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş ise de, alacaklının yaptığı satış talebinin İİK'nun 54. maddesinin uygulanmasından önce olduğu ve yok hükmünde olduğu, bu durumda, sonra da yapılmış bir satış talebi de bulunmadığından yok hükmünde olan satış talebi gereğince ihale yapılması usulsüz olduğu-
Talimat icra dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olmasının, borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmayacağı- Vekil ile takip edilen işlerde vekile tebligat zorunlu olduğundan, asile yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmamasının sonuca etkili olmadığı-
Şikayetçi borçlu vekilinin dilekçesinde, ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürdüğü vakıalara ilişkin olarak dinlenen tanık beyanları, ihalenin feshi yönünde hüküm kurmaya elverişli olmadığından, mahkemece ihaleyi yapan icra müdürü veya icra müdür yardımcıları ile ihaleye katılan tellalın da tanık sıfatıyla ifadelerine başvurulması gerektiği-
Taşınmaz satışlarında borçluya satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu- Tebligat Kanunu ve ilgili Yönetmeliğe uygun prosedürün yerine getirilip getirilmediğine dair yeterli bilgi bulunmadığından, PTT web sitesinden temin edilen bilgi amaçlı kayıtlara itibar edilmesinin mümkün olmadığı- Mahkemece, satış ilanı tebliğine ilişkin tebligat mazbatalarının da içerisinde bulunduğu takip dosyasının bulunamadığına ilişkin tutanaklar tutularak takip dosyasında satış ilanı tebliğine ilişkin tebligat mazbatalarının barkod numaraları PTT web sitesi üzerinden sorgulanmak suretiyle elde edilen verilere dayanılarak, 'tebligatların usulüne uygun olarak yapıldığı, satışa hazırlık aşamasında yapılan işlemlerde eksiklik bulunmadığı, satış ilanının usulüne uygun olduğu' gerekçeleri ile şikayetin reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu- Takip dosyası aslının bulunamaması halinde dosyanın ihya ettirilerek gönderilmesi için dosyanın mahalline geri çevrilmesi üzerine takip dosyasının ihyasının sağlandığı, ancak borçlulara satış ilanı tebliğine ilişkin tebligat mazbatalarına ulaşılamadığı görüldüğünden, satış ilanı tebliğine ilişkin işlemlerin usulüne uygun olarak yapıldığından bahsedilemeyeceği- İhya edilen takip dosyasında, icra müdürlüğünce verilen satış kararı bulunmadığından, söz konusu karar ile satışın ne suretle ilan edilmesine karar verildiği tespit edilemediği ve dolayısıyla satış ilanının, satış kararına uygun olarak yapılıp yapılmadığı hususu tesbit edilemediği, ve tereddütsüz ihalenin usulüne uygun olarak sağlıklı bir şekilde yapıldığı sonucuna ulaşılamadığı ve bu durumda ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği-
Meskeniyet şikayeti sırasında, İİK. mad. 22 gereğince verilmiş icranın durdurulması kararı bulunmadığından, taşınmazın ihaleye çıkartılabilmesi için, meskeniyet şikayetine konu ilamın kesinleşmesinin beklenmesi gerekmediği gibi bu hususun İİK'nun 134. maddesinde düzenlenen ihalenin feshi nedenleri arasında da yer almadığı-
İhalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkemenin davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum edeceği, Yasa'nın bu hükmünün, emredici nitelikte olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanması gerekeceği-
Elektronik ortamda pey sürme için İİK'nun 133. maddesine göre yapılan ihalelerde de elektronik ortamda satış ilanı yapılmasının zorunlu olduğu- Satış ilanının elektronik ortamda yapılmasının icra müdürlüğünün takdirine bırakılmış bir husus olmadığı-Dairenin bozma kararında fesat iddiasının araştırılması gerektiğine işaret edilmiş ise de mahkemenin Dairemizin araştırmaya yönelik bozma kararına uymuş olması usuli kazanılmış hak teşkil etmeyeceğinden şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği-