Zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkin olarak borçlu şirket hakkında süresi içerisinde takibe itiraz edilerek takibin iptaline karar verildiği ve kararın kesinleştiği açık olduğundan karar verilmesine yer olmadığı ancak avalist borçlu hakkında 09.01.2018 tarihinden dava tarihine kadar geçen üç yıllık süre içerisinde takibin devamını sağlayan bir işlem yapılmadığı gerekçesi ile davanın kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verileceği-
Alacaklının takibin kesinleşmesinden sonra muhtelif tarihlerde borçlunun mal varlıklarının haciz ve sorgulanması taleplerinde bulunduğu, takip dosyasında gerçekleştirilen usuli işlemler arasında 3 yıllık zaman aşımı süresinin dolmadığı belli aralıklarla takibi ilerletici nitelikte usuli işlemlerin gerçekleştirildiği gerekçesiyle zamanaşımı şikayetinin reddine karar verilmesi gerektiği-
Takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde bono olduğundan, takip dayanağı senedin tanzim ve takip tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan TTK'nın uygulanması gerektiği- Bonolar için 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesi ile şikayetin kabulüne, borçlu yönünden icranın geri bırakılmasına, borçlunun tazminat talebinin reddine karar verildiği-
Davacı vekili tarafından 01.03.2016 tarihi ile 18.03.2020 Tarihleri arasında dosya alacaklısı tarafından zamanaşımını kesecek işlem yapılmadığı ileri sürülmüş ise de 03.05.2017, 03.05.2018, 30.04.2019 tarihlerinde zaman aşımını kesen takip işlemi yapılmış olduğundan, icra mahkemesince icranın geri bırakılması talebinin reddine karar verilmiş olmasında isabetsizlik bulunmadığı-
İcra takip işleminin alacaklının alacağına kavuşmasını sağlayan ve cebri icranın ilerlemesini sağlayan işlemler olduğu- İcra dosyasından borçluların malvarlığı sorgusunun yapılması talebinin zamanaşımını kesen işlemlerden olduğu-
Rücu davalarında işveren yönünden zamanaşımının 10 yıl olduğunu- 01.05.2007 tarihli fiili haciz ile 04.12.2019 tarihli yenileme talebi arasında 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu ve bu süre içerisinde alacaklı tarafından takibin devamını sağlayacak nitelikte taleplerde bulunulmadığı, bu suretle takibin işlemsiz bırakıldığı gerekçesiyle şikayetin kabulüne ve şikayetçi borçlu hakkındaki icranın geri bırakılmasına karar verileceği-
Menfi tespit davasında davalı/alacaklının davayı reddederek alacağını defi yoluyla ileri sürdüğü, menfi tespit davasının açılmasıyla 04.08.2015 tarihinde zamanaşımının kesildiği, davanın 27.10.2020 tarihinde kesinleştiği, bu nedenle takip sonrası 3 yıllık zamanaşımının gerçekleşmediği-
Dosyada zamanaşımını kesen son işlem tarihinden itibaren dava tarihine kadar üç yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden, bonoya dayalı takipte üç yıllık zamanaşımının gerçekleştiği ve icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiği-  Takip açıldıktan sonra, banka tarafından alacağın varlık şirketine devredilmesiyle zamanaşımı süresinin 20 yıl olduğunun kabul edilemeyeceği-
Teminat yükünün paylaştırılması suretiyle paylı ipotek için yapılan takiplere ilişkin takip talebinde tüm ipotekli taşınmazların gösterilmemesinin takibin iptali sonucunu doğurmayacağı-
Mirasçı sıfatıyla takip yapılanın, takip tarihi itibariyle 18 yaşından küçük olduğu ve fiil ehliyetinin bulunmadığı anlaşıldığından, kamu düzenine ilişkin bu hususun her zaman (süresiz) şikayet yolu ile ileri sürülebileceği ve icra müdürü ile icra mahkemesinin bu işlemlerin geçersizliğini kendiliğinden gözetmesi gerektiği- Şikayetçi yönünden icra takibinin iptali gerekirken, imzaya itirazın incelenmesine geçilerek takibin durdurulmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğu-