Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonra icra mahkemesine yaptığı başvuru ile alacaklı taraf ile protokol yaptıklarını ve bu protokol gereğince borcu bulunmadığını ileri sürmüş olup, borçlunun.............. tarihli delil listesine eklediği belgenin incelenmesinden, belgenin fotokopi ve tarih kısmının da okunaksız olduğu görülmekle birlikte, anılan fotokopi belgede tarafların imzasının bulunduğu, borçlunun borcunu ödediğinin ve borcu bulunmadığının yazılı olduğunun anlaşıldığı, bu durumda, her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesince belgenin tarihine ve borçlunun beyanlarına göre, bu belgeye dayalı iddianın takibin kesinleşmesinden sonraki döneme dayalı itfa şikayeti olmayıp, takip öncesi döneme ilişkin borca itiraz niteliğinde olduğu belirtilerek itirazın yasal sürede olmadığından bahisle reddine karar verilmiş ise de, belgenin fotokopi olup tarihinin de okunaksız olması nedenleriyle, mahkemece duruşma açılarak, taraf teşkili sağlanmak suretiyle, söz konusu belge aslı istenerek ve tarafların beyanları da alınarak, borçlunun belgeye dayalı iddiasının İİK’nın 71/1. maddesi kapsamında olup olmadığına dair yapılacak inceleme ile oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
12. HD. 20.11.2023 T. E: 8152, K: 7468
“Uzlaşma Tutanağı “ başlıklı belgenin incelemesinde; üçüncü maddede “......... İcra Müdürlüğü'nün ........... Esas sayılı dosyasının .............. tarafından takipsiz bırakılacağı, iş bu dosyaya ilişkin olarak ............'den herhangi bir alacak, avukatlık ücreti, harç ve masraf talep edilemeyeceği, .......... plakalı araç üzerindeki şerhin ............. tarihinde kaldırılacağı, ancak dosyanın takipsiz olarak işlemden kaldırılması süresi içinde veya sonrasında ............ tarafından ilk yazılı talep tarihinden itibaren 10 gün içinde alacaklı tarafından dosyaya infaz bildirimi yapılıp harç ve masraflar .............. tarafından ödenmek zorunda kalınırsa hiçbir ihtara gerek kalmaksızın ............'den tahsili amacıyla icra takibine geçilecektir.” yazılı olduğu görülmekle birlikte söz konusu belge, diğer maddeleri ile birlikte bir bütün olarak değerlendirildiğinde, taraflara ve hatta üçüncü kişiye koşullu ve süreli yükümlülükler yüklendiğinin anlaşıldığı, bu haliyle taraflara karşılıklı edimler yüklenen uzlaşma tutanağının, İİK’nın 71. maddesi bağlamında borç ve fer'ilerini sona erdiren “itfa” olarak değerlendirilemeyeceği- İİK'nın 71. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken aynı yasanın 33/a maddesi gereğince, itfa şikayetinin kabulü halinde, "icranın geri bırakılmasına" karar verilmesi gerekirken, "takibin iptaline" hükmedilmesinin doğru olmadığı-
12. HD. 16.10.2023 T. E: 2022/13590, K: 6172
Bölge Adliye Mahkemesince yapılacak işin, borçlu tarafça takibin kesinleşmesinden sonraki evrede .............. tarihinde ................ TL ödeme yapıldığı ileri sürülmekle, İİK md. 71/1 ve İİK md. 33'e göre sayılan belgelerle ödeme yapılıp yapılmadığını inceleyerek sonucuna göre karar vermekten ibaret olduğu-
Yapılan yenileme taleplerinin icrai işlem yapılması talebi içermediğinin anlaşıldığı, icrai işlem yapılması talebi içermeyen yenileme taleplerinin icra takip işlemi niteliğinde olmadığından zamanaşımını kesmeyeceği- Alacaklının ................ tarihli haciz talebinden sonra on yıllık zaman aşımı süresi içinde icra takibini sürdürme iradesini gösteren bir takip işlemine rastlanılmadığından, mahkemece istemin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun sunduğu ............. tarihli ve imzası alacaklı tarafından inkar edilmeyen belgede, takip alacaklısı .............. tarafından senetlerin takip dışı 3. kişi .............’a iade edileceği, 3. kişinin ise Asliye Hukuk Mahkemesinde devam eden davadan feragat edeceği, alacaklı tarafından da şikayete konu icra takibinin 3. kişiye temlik edileceği ya da talep halinde takip dosyasının takipsiz bırakılacağı, birbirlerinden hiçbir hak ve alacaklarının kalmadığı yazılı olup, ibranamenin şarta bağlı olduğu ve yargılamayı gerektirdiği görüldüğünden, mahkemece, İİK’nın 71. maddesindeki koşulların oluşmadığı nazara alınarak, şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi gerekeceği-
Takibin zamanaşımına uğraması sebebi ile icranın geri bırakılması ile hacizlerin kaldırılması talebinin her icra dosyası bakımından ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği-
Ortağı olduğu şirketinin borcuna müteselsil kefil olan ve genel kredi sözleşmesine dayanarak aleyhinde icra takibi başlatılan davacının Finansal Yeniden Yapılandırma Sözleşmesinin tarafı olmadığı, bu nedenle davacının İİK'nın 71. maddesinde belirtilen düzenlemeden yararlanma olanağının bulunmadığı-
Zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkin olarak borçlu şirket hakkında süresi içerisinde takibe itiraz edilerek takibin iptaline karar verildiği ve kararın kesinleştiği açık olduğundan karar verilmesine yer olmadığı ancak avalist borçlu hakkında 09.01.2018 tarihinden dava tarihine kadar geçen üç yıllık süre içerisinde takibin devamını sağlayan bir işlem yapılmadığı gerekçesi ile davanın kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verileceği-