Şikâyet konusu makinenin bilirkişilerce tespit edilen kıymetine göre şikayetin temyiz edilebilirlik (kesinlik) sınırını geçmediği anlaşıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz kabiliyeti olmadığı-
"Borçlu tarafından takip dosyasına yapılan ödemenin, kendisine ödeme emri tebliğinden sonra olduğu ve yanlışlıkla yapılan bir ödemenin söz konusu olmadığı anlaşılmakla, İİK.'nin 361. maddesinin olayda uygulama yeri olmadığı- Öte yandan borçlunun icra dosyasına dosya borcunu ihtirazi kayıtla ödemesi de iade talebine dayanak olamayacağından, borçlunun ancak genel mahkemede açacağı istirdat davası sonucuna göre ödediği parayı geri alabileceği"ne ilişkin Yargıtay kararına direnişmişse de, direnme kararının verildiği 07.03.2023 tarihinde temyiz edilebilirlik (kesinlik) sınırı 238.730,00 TL olmakla uyuşmazlık konusu değerin (107.300,00 TL) 2004 sayılı Kanun'un 364 üncü maddesinin birinci fıkrasında belirtilen kesinlik sınırını geçmediği-
Bölge Adliye Mahkemesince, asıl kararın İİK’nın 365/1-3. maddesi uyarınca kesin olarak verildiği ve borçlunun bu karara yönelik temyiz istemi de ek karar ile (kararın kesin olarak verildiğinden bahisle) reddedilmiş ise de; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte senedin kambiyo vasfına haiz olmadığına dair şikayetin hak düşürücü süreden reddine dair kararın kesin olduğuna iliskin 2004 sayılı Icra ve Iflas Kanunu’nda herhangi bir hüküm olmadığından esasa iliskin kararın İİK'nın 365. maddesi gözetildiğinde temyizi kabil olduğunun anlaşıldığı-
Aylık işleyecek nafakanın tahsiline yönelik icra emrine karşı yapılan şikayet sonucunda verilen kararın miktar itibarı ile kesin olmayacağı-
İcra mahkemesi kararıyla şikayetin reddine karar verildiği, borçlu tarafından bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verildiği, bu kararın temyiz edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince temyiz talebinin de reddine karar verildiği, bu kez son kararın temyiz konusu yapıldığı uyuşmazlıkta, uyuşmazlık konusu değerin, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihine göre, yukarıda belirtilen kesinlik sınırını geçmediği anlaşıldığından, İİK'nın 364/1. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesinin temyiz talebinin reddine ilişkin son kararının onanması gerektiği-
Uyuşmazlık konusu değerin kesinlik sınırını geçmediği-
Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihine göre uyuşmazlık konusu değerin 100.000 TL olduğu ve 7165 sayılı Kanun’un 1. ve 2. maddesinde belirtilen kesinlik sınırını geçmediği anlaşıldığından, anılan Bölge Adliye Mahkemesi kararının birleşen dava açısından temyiz kabiliyetinin olmadığı-
Dosya alacaklısının alacağı üzerine haciz konulmuş olması halinde, üzerine haciz konulan dosyada alacaklının tasarruf yetkisinin sınırlandığı- Bu nedenle alacaklı veya vekilince üzerine haciz konulan dosyaya haricen tahsil, feragat ve vazgeçme taleplerinde bulunulamayacağı- Alacaklının takip konusu alacağını haricen tahsil ettiğini bildirdiği tarihin dosya alacağına haciz konulduğu tarihten sonra olduğu- Alacaklı, dosya alacağına haciz konulduktan sonra, dosya alacağına haciz konulduğu hususunun alacaklıya veya borçluya bildirilmemiş ya da bir yetki belgesi icra dosyasına sunulmamış olsa dahi takip konusu alacağı haricen tahsil edemeyeceği- İcra müdürlüğünce, alacaklının haricen tahsil bildirimine dayalı olarak hacizlerin fekki ile icra dosyasının işlemden kaldırılmasına karar verilmesinin mümkün olmadığı-
Uyuşmazlık konusu değerin kesinlik sınırını geçmediği anlaşıldığından, anılan Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz kabiliyeti bulunmadığı-
İlk Derece Mahkemesince "karara karşı tebliğden itibaren on gün içinde istinaf yasa yolunun gösterilmesi" ve tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içerisinde istinaf başvurusunun yapılması halinde istinaf başvurusunun süresinde sayılarak istinaf nedenlerinin incelenmesi gerektiği-