Tapu iptal ve tescil davasının tapu müdürlüğü aleyhine açıldığı, ancak davalı tapu müdürlüğünün kayıt maliki sıfatı taşımadığı gözetilerek davanın pasif husumet yokluğu gerekçesiyle reddedilmesi gerekeceği-
Su arkına elatmanın önlenmesi, eski hale iade ve masrafların davalıdan tahsili istemi-
Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında, davalının hiçbir kusuru olmasa da, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebileceği- Su boruları yerin altından geçiyor olsa da; arzın üstü ve altı parsel malikine ait olup, buradan geçirilecek her türlü mecra irtifakının, parsel malikinin izni ile mümkün olduğu- Mahallinde yeniden keşif yapılarak davalı tarafından geçirildiği iddia edilen boruların tam olarak hangi parsel altından geçtiğinin izlenebilir ve denetime elverişli raporla belirlenmesi gerektiği- Ek bilirkişi raporunda, tahliye kanalının işler hale getirilmesi veya yeni tahliye kanalı yapılması sureti ile davacının parseline yağmur sularının dolmasının engelleneceği belirtildiği halde, mahkemece bu husus değerlendirilmeksizin doğrudan dolgu malzemesinin davacı parseline zarar vermeyecek hale getirilmesine karar verilmiş, zararın ne şekilde giderileceği ya da ne tür önlemler alınması gerektiği açıklanmasızın hüküm tesis edilmiş olduğundan, infaza elverişli olmayacak şekilde kurulan hükmün bozulması gerektiği-
14. HD. 18.06.2018 T. E: 2015/18473, K: 4564-
TMK. mad. 1007 uyarınca, Devletin sorumluluğunun objektif-kusursuz sorumluluk hâli olduğu ve bu maddeye dayanılarak (tapu sicilinin tutulmasından dolayı devletin sorumluluğuna dayalı maddi tazminat istemine ilişkin) açılan davalar için ayrıca zamanaşımı süresi öngörülmediğinden, 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin devletin sorumluluğu için uygulanması gerektiği-
E.tmanın önlenmesi ve eski hale getirme istekleri-
8. HD. 12.06.2018 T. E: 8907, K: 14009-
8. HD. 11.06.2018 T. E: 9082, K: 13976-
Çaplı taşınmazda el atmanın önlenmesi istemi-
Taşınmazlarda Devletin tapu sicilini tutması, hak ve işlem güvenliğinin sağlanabilmesinin bir güvencesi niteliğinde olup sistemin tam olarak yerine getirilmesi, tapu siciline duyulan güvenin sürekliliğine bağlı olduğundan (TMK mad. 1007) kanun koyucu sicilin doğru tutulduğuna güvenenlerin, sicilin yolsuz tutulmasından dolayı uğradıkları zararı Devlet tarafından ödeneceği ilkesini düzenleyerek güveni sağlayacağı- Davacı şirketin dava konusu taşınmazın bir kısmını 1990 yılında satın aldığı, ancak taşınmazın satın alındığı tarihte tapuda taşınmazın orman olduğunu gösterir nitelikte herhangi bir şerh ve kısıtlama bulunmadığı gibi, resmî işlemin yapıldığı sırada taşınmazın orman niteliğinde bulunduğu yönünde davacı şirket yetkilisine bir bilginin de verilmediği- Hukuksal dayanağını kusursuz sorumluluktan alan ve kusura değil tehlike prensibine dayanan davada, TM. mad. 1007 uyarınca, davacının zararından davalı Maliye Hazinesinin sorumluluğunun bulunduğu açık olup davacı şirketin zararının tespit edilerek ödenmesi gerekeceği-