Ecrimisil davasında, davacının Sulh Hukuk Mahkemesi dosyasındaki taşınmazdaki payına karşılık binada kullandığı daire bulunduğuna dair beyanı ile dosya içinde bulunan tanık anlatımlarından çekişme konusu iş yerini davalının önceleri kahvehane olarak işletirken sonrasında davacının da muvafakati ile kiraya vererek kullandığı, bir başka ifade ile davalı tarafın yararlanmasına bırakıldığı, bu durumda taşınmazda fiili kullanım biçimi oluştuğu ve dolayısıyla davalının kullanımının kötü niyetli olmadığı hususları dikkate alınmadan ecrimisilden sorumlu tutulmasının doğru olmadığı-
Yolsuz tescil tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat isteği-
Dava konusu taşınmazın orman vasfı ve Maliye Hazinesi adına kayıtlı oluşu göz önüne alındığında taraflar arasında imzalanan harici satış sözleşmesinin geçerli olmadığı, satış sözleşmesi geçersiz olduğundan davacının ancak sözleşme ile verdiğini geri isteyebileceği, buna karşın geçersiz harici sözleşmeye dayanarak elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebinde bulunamayacağı-
Tapulu taşınmazda elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemi-
E.tmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil talebine-
Davalıların mirasbırakan İ. mirasçısı olmadıkları halde Beşiri Sulh Hukuk mahkemesinden alınan veraset ilamı ile 396, 428, 461, 473, 968 ve 970 parsel sayılı taşınmazların adlarına intikal etmesini sağladıklarını, davalıların hiçbirinin Beşiri'de ikamet etmediklerini, verasetin iptali için açmış oldukları davanın derdest olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile payı oranında adına tesciline-
8. HD. 25.09.2018 T. E: 1967, K: 16195-
8. HD. 20.09.2018 T. E: 1883, K: 16048-
8. HD. 20.09.2018 T. E: 1880, K: 16053-
Tapulu taşınmazda elatmanın önlenmesi,kal ve ecrimisil istemi- Bilirkişi raporunda; “baz istasyonun kaldırıldığı ve çalışmaların devam ettiği belirtilip” bilirkişi raporundaki fotoğraflarda da baz istasyonunun taşınmazdan tamamen kaldırılmadığı görülmekle; mahkemece karar tarihi itibariyle taşınmazın son durumu belirlenmeden işgal tamamen sona ermiş gibi hüküm kurulmasının hatalı olduğu-