Asıl dava, elatmanın önlenmesi, yıkım, tazminat, birleşen dava komşuluk hukukundan kaynaklanan muarazaanın giderilmesi ve tazminat isteği-
Mahkemece, elatıldığı iddia edilen taşınmazın değerinin belirlenmesi ve bu değer üzerinden harç ikmali yaptırılması, ondan sonra işin esasına girilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmasının hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
İntifadan men şartının, istisnai olarak bazı durumların varlığı halinde aranmayacağı, hukuki (kira geliri getiren) ve tabii semere veren (bağ-bahçe gibi) taşınmazlar yönünden aranmadığı gibi; taraflar arasında görülen, men-i müdahale davası, ortaklığın giderilmesi davası, tapu iptali ve tescil davası ve retle sonuçlanan ecrimisil davalarının ve benzeri davaların bulunması halinde de intifadan men koşulunun gerçekleştiğinin kabul edileceği-
E.tmanın önlenmesi ve yıkım istekleri-
Davalının 409 parsel sayılı taşınmazı uzun yıllardır kullanımının muvafakate dayalı olduğunun kabulü ile ecrimisil isteğinin anılan parsel yönünden reddine karar verilmesinin gerekeceği-
Bir kimse kendisine veya yasanın himaye ettiği bir hakka dayanarak üçüncü bir şahsa ait bir taşınmaz üzerine ayrılmaz parça (mütemmim cüz) niteliğinde yapı inşaa etmiş imar uygulaması sonucu bu yer davacıya ait imar parseli içerisinde kalmış ise, kendi arzu ve iradesi dışında idari kararla oluşan bir durum söz konusu olduğundan kusurlu sayılamayacağı-
Mahkemece dava konusu parselin imar uygulamasına tabi tutularak yeni parselin oluştuğu ve davaya konu yapıların bu uygulama neticesinde park ve yolda kaldıkları göz ardı edilerek tapu kütük sayfası kapatılan parsel hakkında karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi, yıkımı istenen muhtesatın kaim bedelinin mahkeme veznesine depo edilmesi, yatırılmazsa davanın reddedilmesi, bedel yatırıldığı takdirde el atmanın önlenmesi ve yıkım isteğinin kabulüne, çekişme konusu yapıların imar uygulaması ile park ve yolda kalmasının davalı dışında oluşan yasal bir uygulamaya dayandığından yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına hükmedilmemesi gerekirken, yazılı şekilde karar oluşturulmasının hükmün bu nedenlerle bozulmasına sebep olacağı-
Mahkemece davacının mülkiyet hakkına dayanmak suretiyle açtığı davada aktif dava ehliyetinin bulunduğu gözetilerek, işin esasının incelemesi ve hâsıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olmasının hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Davada bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğu ve çelişkinin giderilmediği görüldüğünden, çelişkili bilirkişi raporlarına dayanılarak yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olmasının hükmün bu nedenle bozulmasına neden olacağı-