Alacaklı (davalı) tarafından 30.01.2007 vade tarihli bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla 28.03.2007 tarihinde borçlu (davacı) aleyhine icra takibi başlatıldığı, adres araştırması nedeniyle aradan uzun bir süre geçtikten sonra 25.02.2011 tarihinde ödeme emri borçluya tebliğ edilip borçlu tarafından 15.04.2011 tarihli belgeyle borcun ödendiği, vadesinde ödenmeyen bir borç nedeniyle alacaklının başlattığı icra takibinde haksız ve kötü niyetli olduğu söylenemeyeceği- Borcun ödenmesinden sonra alacaklının icra takip işlemlerine devam etmesi ve bundan sonra eldeki menfi tespit davasının açılmış olması nedeniyle "haksız ve kötü niyetlilik" olgusunun icra takibinden sonra gerçekleşmesi hâlinde de tazminata karar verilip verilemeyeceği hususunda, İİK'nın 72/5. maddesinin borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan "takibin" haksız ve kötü niyetli olmasını aradığı, burada "takibin" denilmekle takip tarihindeki haklılık durumunun esas alındığı, böyle olunca da davacı lehine İİK'nın 72/5. maddesindeki tazminat koşullarının oluşmadığı-

Taraflar arasındaki "menfi tespit ve manevi tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 10.09.2013 gün ve 2011/189 E., 2013/374 K. sayılı karar davalı vekili tarafından temyi ...