Birden fazla alacaklı bulunması halinde, İİK 140. maddesi gereğince icra müdürlüğünce sıra cetveli yapılarak ihale alıcısının ihale bedelini yatırması gerekip gerekmediği belirlendikten sonra ihale alıcısı aleyhine fark doğduğu tespit edilir ise ihale bedelini yatırmak üzere süre verilmesi yönünde işlem yapılması gerektiği-
Tasarrufun iptali davasında taşınmazın tapu kaydına "ihtiyati tedbir" şerhi konulması halinde, tasarrufun iptali davasının kabul edildiği tarihin "kesin haciz tarihi" olarak kabul edilemeyeceği- Sıra cetvelinde alacaklıların tapu kaydındaki hacizlerinin ayakta olup olmadıklarının incelenmesi gerektiği- 1 yıllık sürede satış avansı yatırılmaması halinde haczin düşeceği-
Somut olayda ihale alıcısı, alacağını, alacak mukabilinde cebri icra yolu ile satın almış, ödemesi gereken miktarı ödemiş olduğundan artık icra dairesince yapılması gerekenin, davacının tescil talebini karşılamak olduğu- Davacının tescil talebi karşısında, olayda uygulama yeri bulunmayan İİK'nın 140 vd. maddelerine dayanılarak şikayetin reddine karar verilmesinin yerinde görülmediği-
Vasinin izin almaksızın dava açması durumunda, mahkemece, vasiye bu yönde ilam alıp sunmak üzere uygun bir süre verilmesi gerekeceği, bu husus yerine getirilmeden yargılama yapılarak davanın sonuçlandırılmasının kanuna aykırı olduğu-
Şikayetçilerin işçi alacaklarına ilişkin davaların açılma tarihleri rehinden önce olsa dahi rehin alacağına iştirak etmelerinin mümkün olmadığı-  Haciz sıra cetvelinde, işçilerin imtiyazlı olan alacaklarının haciz talep tarihinden önceki 1 yıl ile sınırlı olduğu-
İcra müdürlüğünce yapılan maaş hacizlerinin ve yapılması gereken kesintilerin İİK. mad. 355 uyarınca bildirilmesi üzerine, yine bu maddeye uygun düzenlendiği anlaşılan ve maaş hacizleri ile ilgili yapılan sıralamanın İİK. mad. 140/1 maddesinde tanımlanan sıra cetveli niteliğinde olduğundan söz edilemeyeceği- Hakim, tarafların ileri sürdükleri maddi vakıalar ve bunlara bağlı netice-i taleplerle bağlı ve fakat hukuki tavsiflerle bağlı olmayıp, kanunları re'sen uygulamakla ve neticeye vardırmakla yükümlü olduğundan, mahkemece, davanın (TBK. 19) muvazaa iddiasına dayalı iptal istemine ilişkin olduğunun kabulü ile ispat yükü yönünden genel ilkelere uygun olarak uyuşmazlığın çözümlenmesi gerektiği; bunun yerine davanın muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında olduğu gibi ispat yükünün davalıda olduğunun kabulü ile çözümlenmesinin hatalı olduğu-
Şikayet olunanın haciz müzekkeresi gönderdiği tarihte, vekalet ücreti, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapan alacaklı bankaya ait olup bankanın vekili ile arasındaki vekalet ücreti iç ilişkiyi ilgilendirdiğinden, ortada geçerli bir haciz bulunmadığı ve bu durumda, vekalet ücreti için sıra cetvelinde pay ayrılmasının doğru olmadığı gerekçesiyle sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi gerektiği-
Son 1 yıl içinde tahakkuk etmiş olan ve nakden ifası gereken aile hukukundan doğan her türlü nafaka alacaklarının sıra cetvelinin 1. sırasında yer alması gerektiği, son 1 yıl içinde tahakkuk etmiş olan nafaka alacağının ferileriyle birlikte sıra cetvelinin 1. sırasında öncelikle şikayetçiye ödenmesi gerektiği, 6183 s. K. mad. 21 gereğince şikayet olunan hacze iştirak ettiğinden bakiye miktarın garameten paylaştırılması gerektiği-
TBK'nin 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaa davasında, asıl amacın borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmek ve bu suretle borçludan olan alacağın tahsilini sağlamak olduğu- İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davalarının borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açıldığı, oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçladığı- Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3. kişilerin tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilecekleri-
Sıra cetveline şikayet edilmesi üzerine, şikayet olunanın haczinin, İİK'nın 100. maddesinde yazılı ilk hacze iştirak şartlarının bulunması halinde İİK'nın 140/2. ve 3. maddesi uyarınca, nafaka alacağının haciz talep tarihinden önceki son bir yıl içerisinde tahakkuk etmiş olan kısmının, İİK'nın 206/4-C maddesindeki imtiyazlı durumu nedeniyle satış bedelinden öncelikli olarak karşılanması, rüçhanlı olan 1 yıl dışında nafaka alacağı kalması halinde haciz tarihine göre sıraya kaydı yapılarak sonuca gidilmesi gerekçesiyle sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi gerektiği-