Açılan boşanma davası üzerine, davalıya çıkarılan davetiyenin HUMK. 213, 509, 510. maddelere uygun düzenlenmemiş olmasının, «ilk itiraz»lardan olduğu, bu hususun Yargıtay Özel Dairesince bozma nedeni yapılamayacağı–
Davacının «bakire olduğu» iddiası tıbben tesbit ettirilmeden, bo-şanma istemi hakkında olumlu/olumsuz karar verilemeyeceği–
Tayin edilen kesin süre içinde gösterilmeyen tanıkların daha sonra dinlenmiş olmaların halinde, sözlerinin hükme dayanak yapılamayacağı–
MK'nın 134/son maddesine göre, fiili ayrılık sebebine dayanılarak açılacak boşanma davalarında, taraflar arasında önce görülen ve retle sonuçlanan kararın kesinleşmesinin zorunlu olacağı, temyiz yoluna başvurulan mahkeme kararının Yargıtayca onandığına dair yapılan bildirimle, ilgilinin, gerekli bilgiye sahip olacağı ve dilerse yine karar düzeltme istemine tabi olması halinde bu yola başvurulabileceğinin tabi olacağı, usul yasasının konuyla ilgili maddelerinin amaçsal yorumundan da, Yargıtay onama kararlarının örneğinin taraflara tebliğine göre olmayıp yalnızca mahkeme kararının onanmasına ilişkin karar sonucunun bildirilmesiyle Yasa ile güdülen amacın sağlanmış olacağı kanaati ile benimsenmediği-
Müracaata bırakılan boşanma davasının üç ay içinde -yenileme harcı da yatırılarak- yenilenmemesi halinde, açılmamış sayılacağı–
Tanıkların dinlenmesi için Fransız yetkili hukuk mahkemesine yazılan talimata rağmen, tanıkların o ülkedeki Türk Konsolosluk memuru tarafından ifadelerinin alanmış olmasının bozma nedeni olacağı–