Banka kredi kartı borcundan kaynaklanan olumsuz tespit ve geri alma davalarına tüketici mahkemesinde bakılacağı–
Borçlu tarafından açılan olumsuz tesbit davasının, alacağın bağlı olduğu zamanaşımını keseceği–
İcra takibinden önce olumsuz tespit davası açılabilmesi için, borçlunun borçlu olmadığının hemen tespitinde korunmaya değer bir hukuki yararının bulunması gerekeceği–
Kamu İktisadi Teşebbüslerinin ticari işletme kurup işlettikleri için tacir oldukları, bunların sermayelerinin devlete ait olması ve bazı yönetim organlarının tayin usullerinin özellik arz etmesi, bu kurumlara kamu hukuku müessesi vasfı vermeyip, bu kuruluşlar özel hukuk tüzel kişisi olup, haklarında hususi hukuk hükümlerinin uygulanacağı, bu nedenlerle olaya 3533 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı, davaya genel mahkeme sıfatıyla bakılıp sonuçlandırılmasının usul ve kanuna uygun olacağı-
Bononun lehdar hanesi boş bırakılarak bir başkasına tevdii mümkün olup, keşidecinin bilinçli olarak bonoyu doldurma yetkisini diğer bir şahsa bıraktığı bu halde senedi alan kişinin lehdar hanesine kendi adını yazabileceği gibi isterse senedi lehdar hanesi açık olarak diğer bir kişiye vererek, açık kısmın o kişi tarafından doldurulmasına imkan sağlayabileceği-
506 sayılı Yasanın değişik 80. maddesinde Kurumun prim vb. alacakları için genel kuraldan ayrılan bir temerrüt faizi düzenlemesine yer verildiği, her ne kadar burada gecikme zammından söz edilmekte ise de, prim borcunun zamanında ödenmemesi halinde Kurumca talep edilecek karşılık kamu hukuku karakterli bir para alacağı için öngörülen (nitelikli) temerrüt faizinden ibaret olup, genel ilke uyarınca buna ayrıca temerrüt faizi yürütülmesine yasaca olanak bulunmadığı-
«Nakden» («malen») kaydını taşıyan senette, davacının «senedin teminat amacıyla verildiğini» iddia etmesi halinde, bu iddiasını uygun delillerle ispat etmesi gerekeceği–
«Borcun hesaplanmasında maddi hata bulunduğu»na ilişkin davanın BK’nun 31. maddesinde öngörülen 1 yıl içinde açılması gerektiği–
Davanın açılmasına davalının neden olmadığı ve ilk oturumda da davayı kabul ettiği durumlarda, davalının avukatlık ücretinden sorumlu tutulamayacağı–