Mahkemece istirdadı gereken miktar yönünden hükmedilen faizin başlangıç tarihi açıkça gösterilmediği gibi, faizin yabancı para üzerinden mi yoksa TL. üzerinden mi yürütüleceği konusunda hükümde açıklık bulunmadığından infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm kurulmasının hükmün bozulmasına neden olacağı-
İİK.’nun 89/3 maddesi uyarınca kendisine üçüncü haciz ihbarnamesi gönderilen üçüncü kişinin yasal süresinde (15 gün) açmadığı davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Menfi tespit davasının 3. haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren on beş gün içinde açılması gerektiği-
İİK.’ nun 72. maddeye dayalı olarak açılan menfi tespit davasında, alacaklı veya borçlunun takip hukukuna ilişkin itirazlarının değil, borcun varlığına yönelik itirazları incelenerek değerlendirileceği- Davalı alacaklı tarafından icra takibinin bir yıl süre ile takipsiz bırakılmasının ve daha sonra yenilenmesinin borcun varlığı ile bir ilgisi olmayıp, icra hukukuna yönelik bir uyuşmazlık olduğu-
Dava dilekçesi ile borçlu olunmadığının tespiti ile ödenmek zorunda kalınacak paranın da istirdadı talep edildiğinden istirdat istemi hakkında da hüküm tesisi gerektiği-
Dava konusu senette lehtar olarak görünen davalı hakkında zorla senetler imzalatmak suçundan davalar açıldığı ve bu davaların derdest olduğu görülmüştür. Davacıda C. Savcılığında vermiş olduğu ifadede “senedin kendisinden zorla ve tehditle alındığı” yönünde ifade vermiştir. Bu durumda mahkemece adı geçen ceza mahkemesindeki devam eden dava dosyaları ile davamızın konusunu oluşturan senedin ilgisinin saptanması halinde ilgili ceza davasının sonucunun beklenip bir karar verilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir-
İİK.nun 72/6.maddesi uyarınca istirdada dönüşen istemin temeli menfi tespit davası olduğundan ilamda yer alan alacağın ilam kesinleşmeden takip konusu yapılamayacağı-
“Davaya konu çeklerin, davalıya avans olarak verildiği”nin yazılı belge ile kanıtlanmasının gerekeceği-
Davacı yan, “….... bedelli çekten dolayı borçlu olmadığının tespitini” istemiş, takip konusu yapılan çeke ilişkin olarak mahkemece ihtiyati tedbir kararı verilmiş ve bu tedbir kararı icra dosyasında infaz edilmiştir. Bu durumda verilen tedbir kararı nedeniyle davalının alacağına kavuşması engellenmiş olduğundan İİK.’ nun 72/4. maddesi uyarınca davalı lehine tazminata hükmedilmesi gerekeceği-