Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, birleştirilen 2013/323 E sayılı dava ise inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istekleri-
Tazminat davası, cezayı gerektiren bir fiilden kaynaklanmış ve TCK bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu sürenin maddi tazminat talepleri için de geçerli olacağı- Davaya konu kazanın 15/05/2005 tarihinde gerçekleştiği, davanın 10/11/2009 tarihinde açıldığı, davacının ıslah dilekçesini ise 02/06/2015 tarihinde verdiğinin anlaşıldığı; mahkemece, ıslah ile artırılan miktara karşı ileri sürülen zamanaşımı def'i hususunda herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın, bilirkişi raporunda tespit edilen miktarın davalıdan tahsiline karar verilmesinin hatalı olduğu-
Trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
TMK. mad. 1007 uyarınca, Devletin sorumluluğunun objektif-kusursuz sorumluluk hâli olduğu ve bu maddeye dayanılarak (tapu sicilinin tutulmasından dolayı devletin sorumluluğuna dayalı maddi tazminat istemine ilişkin) açılan davalar için ayrıca zamanaşımı süresi öngörülmediğinden, 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin devletin sorumluluğu için uygulanması gerektiği-
Davacı kamu kurumu niteliğinde olup, ilgili bakanlıkça yürütülen soruşturma sonucunda, kurum zararının davalılardan tahsili hakkında yasal işlemlerin başlatılmasına izin verildiğinden zamanaşımı başlangıcının bakanlık yasal işlemin başlatılmasına izin verdiği tarihi olarak esas alınması gerekti-
Dava fiil ve failin öğrenilmesinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı süresi içerinde açılmış olduğundan, davanın zamanaşımı nedeniyle reddedilmesi usul ve yasaya uygun düşmediği-
Zararın gerçekleştiği tarihte henüz yürürlükte olmayan 6098 sayılı TBK mad. 72 uyarınca zamanaşımı süresinin, zarar görenin zararı ve zarar vereni öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl olarak kabul edilmesi doğru görülmediği-
Meni müdahaleye ilişkin kararın kesinleştiği gün zarar ve sorumlusunu öğrenen davacı, BK mad. 60/1 uyarınca öngörülen bir yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra, eldeki birleşen davayı açtığı- Davalının yasal sürede zamanaşımı savunmasında bulunduğu gözetilerek, birleşen davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği-
5510 sayılı Yasanın 96. maddesiyle getirilen düzenlemenin, sebepsiz zenginleşmede iade konusuna ilişkin özel bir düzenleme olduğu ve zamanaşımı hükmü olarak nitelendirilemeyeceği- Maddenin genel hükümlere atfı, 5510 sayılı Yasanın 97. ve diğer maddelerinde zamanaşımı konusunda özel bir düzenlemenin yer almamış olduğu durumlarda zamanaşımı konusunun, genel hükümlere göre çözümlenmesi gerektiği- Zamanaşımı definin, borcu ortadan kaldırmamakla birlikte, bunu ileri süren tarafa, borcu yerine getirmekten kaçınma yetkisi verdiği- Nedensiz mal ediniminden dolayı açılacak dava, zarar gören tarafın verdiğini geri almaya hakkı olduğunu öğrendiği tarihten itibaren bir yıl ve herhalde bu hakkın doğduğu günden itibaren on yıl geçmekle zamanaşımına uğradığı- Sebepsiz zenginleşme hukuksal temeline dayalı davalarda öngörülen bir yıllık zamanaşımı süresinin kamu kurum ve kuruluşları açısından başlangıcı 'o kurum ve kuruluşların dava açma konusunda yetkili kılınan kişi veya organlarının verdiğini geri almaya (istirdada) hakkı olduğunu öğrendiği' tarih olduğu-
İtirazın iptali davası-