Davalı sigorta şirketi tarafından kasko sigorta poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu araçta oluşan hasar bedelinin tazmini talebi-
4. HD. 13.03.2025 T. E: 2024/14814, K: 4296
Yabancı para alacağına ilişkin davada, istinaf ve temyizde kesinlik sınırının karar tarihindeki kura göre belirleneceği- Davalılar yönünden hükmedilen ve istinaf istemine konu edilen dava değeri 3.900,28 Euro olup ilk derece mahkemesinin karar tarihi itibarıyla 3.900,28 Euronun 112.770,74 TL'ye karşılık geldiği ve istinaf kesinlik sınırı olan 17.830,00 TL'nin üzerinde olduğu- Yabancı para alacakları bakımından kanun yoluna başvuru halinde hangi tarihteki yabancı para kurunun esas alınması gerektiği konusunda HMK'da açık bir düzenleme bulunmamakta olup öğretide de görüş birliği bulunmasa da, kesinlik sınırının hak arama hürriyeti, adil yargılanma ve mahkemeye erişim hakkı ile doğrudan ilişkili olduğu gözetilerek değerlendirme yapılması gerektiği-
Uyuşmazlık; Devlet Hastanesi Acil Servisi'nde hekim olarak görev yapan davalının hatalı teşhis ve tedavi iddiasına dayalı olarak dava dışı hastaya davacı tarafından ödenen tazminatın davalı doktordan rücuen tahsili istemine ilişkindir...
Davalının şikayetine konu eylem nedeniyle davacı hakkında verilen beraat kararının kesinleştiği, haksız şikayet nedeniyle davacının manevi olarak zarara uğradığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile beraber davalıdan tahsiline karar verilmesinin yerinde olduğu-
Haksız şikayet nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebi-
Tazminat (faiz alacağı) miktarından bir miktar hakkaniyet indirimi yapılması- İndirim oranının ıslah dilekçesi ile talep edilen maddi tazminat tutarı üzerinden mi yoksa bilirkişi raporunda belirlenen toplam tazminat tutarı üzerinden mi yapılması gerektiği-Mahkemece, öncelikle zararın belirlenmesi ve daha sonra belirlenen tazminat miktarı üzerinden indirim yapılması gerektiği, zira hâkimin zararın gerçek miktarını göz önünde bulundurmak suretiyle tazminatı belirlemekte olduğu- Dosya kapsamında alınan bilirkişi ek raporuyla davacının yoksun kaldığı faiz alacağı belirlenmiş, fakat davacı dava değerini fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak suretiyle önceki tarihli dilekçesi ile ıslah etmiş olup davacının uğradığı zarar miktarı bilirkişi raporuyla belirlenen miktar olduğundan; tazminattan yapılacak indirimin de bu miktar üzerinden yapılması gerektiği-
Haksız şikayet nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebi-
Haksız eylem nedeniyle maddi tazminat talebi-
Destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin davada, trafik kazası sonucu davacıların desteğinin ölümü ile zararın meydana gelmiş olduğu- Olay anında zararın ve tazminat yükümlüsünün öğrenildiği, ölüme bağlı meydana gelen zararın sonradan artmasının veya değişmesinin mümkün olmadığı- Olay tarihinden itibaren ıslahın yapıldığı tarihe kadar davaya konu olay bakımından uygulanması gereken (BK m. 60) bir yıllık, (KTK m. 109) iki yıllık ve (TCK m. 102) beş yıllık ceza zamanaşımı sürelerinin dolduğu ve davalının süresinde zamanaşımı def'ini ileri sürdüğü gözetilerek, bu davalı yönünden asıl davada ıslah edilen kısım için davacı talebinin reddine karar verilmesi gerektiği- "Hukuk mahkemesince kusur araştırılması yapılmadığı, ceza dosyasında yapılan kusur araştırmalarının ise kusur oranını kesin olarak sonuca bağlamadığı, bu bağlamda davacılar tarafından ıslah tarihinin yapıldığı tarihte bile henüz tazminat yükümlüsünün öğrenilmediği, ıslah edilen miktarın zamanaşımına uğramadığı" şeklindeki görüşün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-