Maluliyet oranının tespitinde, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinin mi yoksa Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerinin mi uygulanması gerektiği-
Uyuşmazlık, dava konusu olayda davalının kusuru ve davacının müterafik kusuru bulunup bulunmadığı, davanın niteliği, zarar ile davalının eylemi arasına illiyet bağı bulunup bulunmadığı, idari yargıda görülen davanın bekletici mesele yapılması gerekip gerekmeyeceği gibi hususlara ilişkindir...
Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik ve AAÜT bir bütün olarak yorumlandığında tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücretinin, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olarak hükmolunması gerektiği- Davacının kaza sırasında emniyet kemeri takmadan seyahat ettiği anlaşıldığından davalı lehine %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği-
Kaza tarihinde yürürlükte bulunan TCK'da öngörülen dava zamanaşımı süresi dikkate alındığında dava tarihinde zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşıldığından davanın zamanaşımı nedeni ile esastan reddine karar vermek gerektiği-
Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilmesine rağmen, davacının aleyhine olacak şekilde, kararı temyiz etmediği için lehine bozma kararı verilmediği ve hakkındaki hüküm kesinleşmiş olan davalı yönünden de davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi davacının kazanılmış hakkını da ihlal eder nitelikte olduğundan usul ve yasaya uygun düşmediği-
Dava şartları, davanın açılabilmesi için değil, yargılamanın devamı için gerekli hususlardan olduğundan bir kısım dava şartlarının tamamlanabilir nitelikte olduğu, tamamlanabilir dava şartları söz konusu olduğunda eksikliğin giderilmesi için davacı tarafa kesin süre verilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği- Zorunlu mali sorumluk sigortasından faydalanmak isteyen hak sahiplerinin dava yoluna gitmeden önce sigortacıya yazılı başvuru yapması gerektiği düzenlenmiş olmakla birlikte başvurunun yapıldığı ancak eksik ya da usule uygun olmayan belge ile başvurulduğu hâllerde bu eksikliğin tamamlanabileceği- Kazaya ilişkin tüm tedavi evrakı eklenip (eksik varsa temini ile) dosyada bulunan sağlık kurulu raporları da irdelenmek ve bizzat muayene edilmek suretiyle kaza tarihinde yürürlükte olan ilgili yönetmelik hükümlerine uygun şekilde, bağlı oldukları mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu vermeye yetkili hastaneler veya sağlık kuruluşları tarafından çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuata göre rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmasının bozmayı gerektirdiği-
Davalı sigorta şirketi tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yolcu yönünden sürekli iş göremezlik tazminatı, geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı gideri talebi ile diğer davacının yolcu olan kızının ölümü nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze gideri talebi- Tahkim başvurusundan önce arabuluculuk yoluna gidilmesinin zorunlu olmadığı, bu nedenle de ihtiyari arabuluculuk yoluna başvurulması ile zamanaşımı süresinin durmayacağı-
“İfade özgürlüğünün, demokratik bir toplumun vazgeçilmez esasını ve bu toplumun gelişiminin ve her bireyin kendini gerçekleştirmesinin temel koşulunu oluşturduğunu, 10. maddenin 2. fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla ifade özgürlüğünün sadece kabul edilen, zararsız ya da farklı olan “bilgi” ya da “düşünceler” için değil ama ayrıca hoşa gitmeyen, sarsıcı ya da rahatsız edici olanlar için de geçerli olduğunu, bunların, “demokratik toplumun” onlarsız olamayacağı çoğulculuğun, hoşgörünün ve açık fikirliliğin gereği olduğunu, 10. maddede açıklandığı gibi bu özgürlüğe yapılan sınırlamaların her halde dar yorumlanması gerektiğini ve herhangi bir sınırlama gereksiniminin ikna edici bir biçimde ortaya koyulması gerektiğini...” ifade edildiği; tüm bu açıklamalar ışığında haberde geçen söz ve ifadelerin, davacı kurumun kişilik haklarına saldırı oluşturmayacağı, demokratik toplum tarafından meşru sayılabilecek nitelikte, ifade özgürlüğüne getirilmesi gereken bir sınırlamanın gerekli olmadığı-
İtiraz Hakem Heyetince; davalının usuli kazanılmış hakları gözetilerek davacının kazaya ilişkin tüm tedavi evrakı eklenip (eksik varsa temini ile) dosyada bulunan sağlık kurulu raporları da irdelenmek ve bizzat muayene edilmek suretiyle kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak ve yetkili sağlık kurulundan rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; davalı sigorta şirketi tarafından Maksimum Kasko Sigorta Poliçesi ile teminat altına alınan davacıya ait aracın, çalındığı iddiasıyla kasko bedelinin ödenmesi istemiyle yapılan icra takibine davalının yaptığı itirazın iptali istemine ilişkindir...