TÜRK BORÇLAR KANUNU > - Genel Hükümler > - Borç İlişkisinin Kaynakları > - Haksız Fiillerden Doğan Borç İlişkileri > - A. Sorumluluk > Madde 49 - I. Genel olarak
Termik santralinin çevreye verdiği zarar nedeniyle haksız fiilden doğan zararın tazmini istemine ilişkin davada, dava konusu parseller üzerinde yapılan ve verim azalmasına dayalı zarar olduğunu bildiren bilirkişi raporu ile emsal nitelikte bulunan dosyaya ibraz edilen delil tespiti dosyasında verilmiş bulunan bilirkişi raporu arasında açık bir çelişki bulunduğundan, mahkemece, öncelikle dosyaya bölgedeki hakim rüzgarları gösterir meteorolojik bulguların kazandırılması, dava konusu taşınmazların bulunduğu köylerin santrale uzaklıkları ve santrale göre konumlarının belirlenmesi gerektiği- Davalının savunmasında santralin A ünitesinin %20, B ünitesinin %20-25 kapasitede çalıştığı beyan edildiğinden, resmi makamlardan santralin çalışma kapasitesinin ve zamanının sorulması, sonrasında davalı tarafça ibraz edilen bilirkişi raporlarında her bir parselde ekili ürünün fotoğraflandığı bildirildiğinden, söz konusu fotoğrafların tümü ve varsa hükme esas alınan raporda bilirkişi tarafından çekilmiş fotoğrafların da taraflardan istenmesi, termik santrallerin etkisinin matematiksel olarak hangi alana kadar yayılabileceği, santralin çalışma kapasitesi ve hakim rüzgar yönünün bu duruma etki edip etmeyeceğinin de bilirkişi heyetinden sorulması gerektiği-
Trafik kazası nedeniyle uğranılan işgücü kaybına ilişkin zararın, zorunlu trafik sigorta sözleşmesine dayalı olarak, karşı araç sigortacısından tahsili istemi-
"Davacının banka hesabına Vergi Dairesinin e-haciz yazısına istinaden bloke konulduğu, banka ile hesap sahibi davacı arasında düzenlenen rehin sözleşmesi uyarınca davalı bankaya, borç devam ettiği sürece bloke koyma yetkisini tanındığı, bu durumda bloke işleminde bir usulsüzlük bulunmadığı, blokenin sözleşme ve yasalara uygun olduğu, davacının talebi üzerine USD hesabının "TL"ye çevrilerek davacı borcunun kapatıldığı, bloke konulan dışında kalan bakiyenin davacıya ödendiği, vergi mahkemesi tarafından verilen haciz işleminin iptaline ilişkin kararın, davalı Banka'ya ulaşması üzerine bloke işleminin kaldırılarak hesapta bulunan bakiyenin davacıya ödendiği, davacının döviz hesabında bulunan meblağa bloke konulduğu tarihten, blokenin kaldırıldığı tarihe kadar davalı Banka tarafından aynı tür mevduatlara uygulanan faiz oranının uygulandığı, bu durumda geç ödemeden dolayı davacının maddi zararının bulunmadığı, davalının eyleminin haksız fiil olarak değerlendirilemeyeceği, dolayısıyla manevi tazminat şartının oluşmadığı" gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-