Yoksulluğun hukuksal kavramı yasada tanımlanmamış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 07.10.1998 tarih ve 2-656-688 sayılı kararında; yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edileceğinin vurgulandığı, yoksulluk durumunun; günün ekonomik koşulları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yaşam tarzları birlikte değerlendirilerek takdir edilmesi gerekeceği, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin, azaltılması talebini de içermekte olup, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınması gerekeceği-
İlk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesi kararında direnirse, bu kararın temyiz edilmesi durumunda incelemenin, kararına direnilen dairece yapılacağı, direnme kararının öncelikle inceleneceği, Daire'nin, direnme kararını yerinde görürse kararını düzelteceği; görmezse dosyayı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'na göndereceği-
Velayet kendisine tevdi edilmeyen tarafın, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlü olduğu- İştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması gerektiği- Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumunun da gözetilmesi ve nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerektiği-
3. HD. 18.01.2017 T. E: 2016/10696, K: 215-
İştirak nafakasının artırılması talebine-
3. HD. 18.01.2017 T. E: 2016/9705, K: 210-
3. HD. 16.01.2017 T. E: 2016/21289, K: 58-
Boşanma kararının kesinleştiği tarih olan 05.03.2014 tarihi ile artırım davasının açıldığı dava tarihi olan 14.08.2015 tarihleri arasındaki süre ile müşterek çocuğun yaşı ve yaşı itibariyle masraflarının bu süre içerisinde artmış olduğu da nazara alındığında, iştirak nafakasının (TMK. mad. 4) hakkaniyet ilkesine uygun bir şekilde artırımına gidilmesi gerektiği- Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, yaşı itibariyle masraf ve ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alındığında, (aylık 230,00 TL. olarak) takdir olunan iştirak nafakası artırım miktarının az olduğu-
İştirak nafakasının artırımı istemine ilişkin davada, , tarafların tespit edilen sosyal ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, ilköğretim dördüncü sınıf öğrencisi olduğu, ihtiyaçları, ekonomik göstergelerdeki değişim dikkate alındığında, mahkemece; TMK.nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun nafaka artışına hükmedilmesi ve bu suretle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
İştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının artırılmasına-