Temyizen Yargıtay 4. Hukuk Dairesince incelenecek olan "muvazaa" (BK. 18; şimdi; TBK. mad. 19) iddiasına dayalı olarak açılan tasarrufun iptal davalarına, davacı tarafından "aciz belgesi" ibraz edilmese dahi bakılması (sonuçlandırılması) gerekeceği-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil, olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkin olup, tapusuz taşınmazlar üzerindeki zilyetliğin devrinden ibaret olan sözleşmeler hiçbir şekil şartı aranmaksızın geçerli olduklarından, bu şekilde devredilen hak ya da haklar bakımından 1.4.1974 tarih gün 1/2 Sayılı İ.ları Birleştirme Kararı'nın uygulama yeri olmadığı, değişik ifadeyle, tapusuz taşınmazların mülkiyeti zilyetliğin devri suretiyle geçtiğinden, bu tür temliklerin muris muvazaasına konu yapılmaları mümkün olmadığı, koşullarının varlığı halinde ancak tenkise tabi tutulabilecekleri, öncesi tapusuz bulunan ve kadastro tespitinde senetsizden tescil edilen taşınmazlar hakkında tenkis yönünden soruşturma yapılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın ½ payına ilişkin olduğundan, bu payın devir tarihindeki parasal karşılığı üzerinden harç ve avukatlık ücretinin belirlenmesi gerektiği- Muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkin davada tapunun iptali ile davalı borçlu adına kayıt ve tesciline karar verilmeyeceği, davacının amacı, alacağına kavuşmak olduğundan, İİK 283/1 uyarınca, kaydın iptaline gerek olmadan haciz ve satış isteyebilme yetkisi verilmesine yönelik hüküm kurulması gerektiği-
Bankadan çekilen kredi taksitlerinin ödenmesi suretiyle edinilen taşınmaza (daireye) yapılan katkıdan doğan katkı payı (değer artış payı) alacağı ile şahsi hak nedeniyle muvazaa (BK m. 18; şimdi; TBK. mad. 19) hukuksal sebebine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davası Türk mahkemelerinde açılabileceği ve kullanılan krediyle alınan dairenin, 743 sayılı TMK'nın 170. maddesi uyarınca eşler arasında mal ay­rılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinildiğinden, uyuş­mazlığın Borçlar Kanunu'nun genel hükümlerine göre çözüme kavuşturulmasının gerekeceği-
Davalı kadın, boşanma davası açılmadan iki sene önce kooperatif ortaklığı nedeniyle sahip olduğu bağımsız bölümü diğer davalıya sattığı, davacı, dava dilekçesinde işlemin satış değil hibe olduğunu belirterek muvazaa iddiasında bulunmuş ise de; 05.02.1947 tarih 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davacı bu iddiasını yazılı delillerle kanıtlayamadığından, davanın reddi gerekeceği-
Muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkin davada tapunun iptali ile davalı borçlu adına kayıt ve tescili talep edilmişse de, davacının amacı, alacağına kavuşmak olduğundan, İİK 283/1 uyarınca, kaydın iptaline gerek olmadan haciz ve satış isteyebilme yetkisi verilmesine yönelik hüküm kurulması gerektiği-
Muvazaalı mal kaçırmaya ilişkin işlemlerin iptali istemiyle açılan davada İİK. mad. 283/1 kıyasen uygulanarak, tapu iptali ve tescile gerek olmadan, davacının alacağını alabilmesini sağlamak amacıyla, dava konusu taşınmazın haciz ve satışını işleyebilmesine olanak sağlayacak biçimde karar verilmesi gerektiği-