Havayolu taşıma sözleşmesinin ihlal edildiği iddiasına dayalı zararın tahsili istemine ilişkin davada, davacı tarafından hedef müşterilere dağıtmak için uluslar arası fuarda kullanılmak üzere hazırlanan ve davalı tarafından teslim alınan katalogların hiç taşınmadığı ve davacı şirketin kataloglar olmadan fuara katılıp tanıtım hizmeti verdiği anlaşıldığından, davacı şirketin 2006 yılında düzenlenen fuarda kataloglarının hiç dağıtılmamasının genel satışları ne şekilde etkileyeceği konusunda aralarında mali müşavir ve ekonomistin de bulunduğu uzman heyetten denetime elverişli rapor alınarak zarar miktarının belirlenmesi, zarar miktarının tespit edilememesi halinde gerekirse BK'nun 42. ve 43. maddelerine göre değerlendirme yapılmak suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Alacak-manevi tazminat davası-
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, ortak çocuğun ihtiyaçları dikkate alındığında davacı kadın adına taktir edilen yoksulluk ve iştirak nafakası az görüldüğünden; hakkaniyet ilkesi de gözetilerek daha uygun yoksulluk ve iştirak nafakası taktir edilmesi gerektiği- Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat az görüldüğünden; daha uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği- Yargılama giderleri davada haksız çıkan taraftan alınacağından, yargılama giderlerinin, davada lehine hüküm kurulan davacı kadından alınmasını doğru olmadığı-
Davacı kadının Kur'an Kursunda temizlik işleri yaptığı, aylık ücretinin 1.300 TL olduğu, davalı erkeğe ait bordrodan İl Sağlık Müdürlüğünde memur olarak çalıştığı ve aylık gelirinin 3.116 TL olduğu anlaşılmış olup, kadın lehine takdir olunan aylık 400 TL yoksulluk nafakasının -davalının aylık geliri de dikkate alındığında- çok olduğu kanaatine varılabilir mi?
Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat az olduğundan, daha uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri gerektiği- Asgari ücret seviyesindeki gelir, kişiyi yoksulluktan kurtarmayacağından, kadın lehine yoksulluk nafakasına takdir edilmesi gerektiği- Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ...2004 doğumlu çocuğun ihtiyaçlarına nazaran daha uygun miktarda iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiği-
Çiftçilerden herhangi bir tahsilat yapılıp yapılmadığı hususunun araştırılması ve sonrasında yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınarak kusur durumunun ve zarar miktarının belirlenmesi gerektiği- İş yoğunluğu, personel yetersizliği, arazilerin çokluğu ve tapusuz arazilerde tespit güçlüğü gibi durumlar nazara alınarak, TBK mad. 51 ve 52 uyarınca hakkaniyet indirimi hususunun gözetilmesi gerektiği-
Boşanma kararıyla birlikte hüküm altına alınan tazminatlara, talep edilmiş olması koşuluyla boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren yasal faize hükmedilir olduğundan, bu husus nazara alınmadan hüküm altına alınan maddi ve manevi tazminata dava tarihinden geçerli olacak şekilde faiz yürütülmesine karar verilmesinin doğru olmadığı- Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat az görüldüğünden, hakkaniyet ilkesi gereği uygun miktarda maddi ve manevi tazminata karar verilmesi gerektiği- Yargılama giderleri davada haksız çıkan taraftan alınacağından, davacı-davalı kadının davasının kabulüne karar verildiği halde davacı davalı erkeğin lehine vekalet ücretine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Bina ve eşya zararlarında, depremin şiddeti nedeniyle belirli bir oranda hasar meydana gelmesinin kaçınılmaz olduğu değerlendirilerek, belirlenen tazminattan olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK'nun 43. maddesi (6098 sayılı TBK 51.) gereğince uygun tutarda indirim yapılması gerektiği-
Her somut olayın özelliğine göre tazminatın kapsamını belirleme ve hakkaniyet çerçevesinde takdir yetkisini kullanma imkanının hakime verildiğinden, hakimin karşılıklı yararlar dengesini de göz önünde tutarak, açıklanan yönler ve dava konusu olayın gerçekleşme biçimi, çalışma koşulları, yapılan işin mahiyeti, davalıların bir çıkar elde etme amacı bulunmadığı da gözetilerek, tahsiline karar verilen zarar miktarında hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği-
Davalının sağlık memuru olarak görev yaptığı , görevi olmadığı halde kurumun ambulansının kullanması için yazılı emir verildiği ve bu görev esnasında davaya konu kazanın meydana geldiği anlaşıldığından, olayın oluş şekli ve davalının yazılı emirle ambulans şoförlüğü yapmak zorunda bırakıldığı gözetildiğinde hükmedilecek tazminatta uygun bir indirimin yapılması gerektiği-